Kaş Tatilinde Kesinlikle Yapmanız Gereken 14 Aktivite
Kaş, “Büyük şehirden kaçıp, nefes almanın ne demek olduğunu öğretir adama” der Antalya Kaş’a temelli yerleşenler. Hayatın, doğanın, sakinliğin ve huzurun adresidir bu küçük belde. Şahsen benim de her gittiğimde Kaputaş Plajı, İnce boğaz, Küçük Çakıl Plajı hayran olduğum yerlerdendir. Mavinin her tonunun güneş ile dans ettiği tertemiz Kaş plajları da, Likya Yolu yürüyüşü yaparken gördüğüm enfes manzaralar da öyle…
Hatta ne zaman gitsem, yeni bir koy keşfedip heyecanlanırım buralarda. Her ne kadar Fethiyeli de olsam, Antalya Kaş unutturur bana tüm yorgunluğumu, stresimi.
Bu yıl mayıs ayında çıktığım Kaş Antalya turumda da her gün dingin ve sakin bir güne “Merhaba” dedim. Senin için de aşağıda Kaş gezilecek yerlerden, Kaş dalış tecrübesinden, Kaş tekne turu deneyimlerimden ve hatta aşık olduğum Kaleköy’den de uzun uzun bahsettim.
Ama baştan söyleyeyim: Kaş tatili bağımlılık yapar. Daha dönerken “Bir daha ne zaman gidebilirim” diye planlar yapar insan.
Aşağıdaki fiyatlar güncel olmayabilir. Malum, enflasyon !!!
İşte bu yüzden, daha öncede sadece “Turist” olarak gittiğim bu şehre, bu sefer “Blogger ve Youtuber” olarak gittim. Sizin için hem yazıda anlattım hem de VLOG’da. O yüzden bu Kaş Gezi yazımı okuduktan ve aşağıdaki videoları izledikten sonra, Kaş gezisi konusunda hiiiççç bir eksik bilgi kalmayacak.
Antalya Kaş Turu Yapmak İçin 14 Güzel Neden
Aylardan mayıs. “Fethiye‘den arabaya atlayıp Antalya kıyı şeridini boydan boya gezebileceğin en güzel zaman. Ne çok sıcak, ne çok soğuk. Ne kalabalık ne de sakin. Her şey normal kıvamında.
Yola çıktığında arabanın camına başını dayayıp izlediğin Fethiye – Antalya Kas manzaraları, yol kenarında gördüğün bakir Kaş koyları insana tüm yorgunluğunu unutturan cinsten.
Tabi Kaş sadece plajlardan, manzaralardan ibaret değil. Türkiye’de en iyi dalış tecrübesini yaşayabileceğin tek yer. (Özellikle scuba diving yapanlar, buranın hastası.)
Aynı zamanda kamp, yürüyüş, aktivite ve tarihle de dolup taşıyor. Hepsini ama hepsini aşağıda anlatacağım, merak etmeyin.
Ama yazıyı okumadan önce sizin için hazırladığım Kaş videosunu mutlaka izleyin. Hemen aşağıya ekliyorum. Hatta kanalıma ücretsiz abone olun. Her hafta böyle güzel vloglar paylaşıyorum.
Bu arada, yukarıda da bahsetmiştim. Eğer, özel aracın varsa benim gibi Fethiye’den başlayıp, Kaş’a uğrayıp Olimpos’a kadar git derim. Acayip eğlenir, manzaralara hayran olursun.
Eğer, araç kiralamak istersen de;
Mutlaka Şu Siteye tıklayarak oradaki araçları tek tek inceleyip, ondan sonra araç kirala derim. Fethiye’den aracını alıp, Kaş ve civarını rahatça arabayla gezebilirsin ve o sitede onlarca araç kiralama şirketini ve yüzlerce aracı, tek tek en ince detayına kadar görebiliyorsun.
Neyse, ben lafı daha fazla uzatmadan; çok konuşulan, çok ziyaret edilen ama yine de bozulmamış Kaş koylarını, keşfedilmeyi bekleyen Kaş tarihini ve birbirinden keyifli Kaş’a gitme sebeplerini anlatmaya başlayayım.
Siz de çayınızı kahvenizi hazırlayın. Kaş’a gitmek için 1. güzel neden ile başlayalıııım!
1. Kaş’a Giderken İrili Ufaklı Koylar Keşfedin
Kaş ve çevresinde otuz beşten fazla irili ufaklı koy bulunuyor. Hepsi de pırıl pırıl ve sakin. Resmen ödül gibi. Araçla yollara düşüyorsun, her an aklını başından alacak koyları keşfetme şansın oluyor. Özellikle Finike-Kaş rotasında göreceğiniz koylara biraz detaylıca değineyim diyorum.
Ben bu defa, Demre – Finike arasında kalan küçük isimsiz bir koy keşfediyorum. Halk arasında ”Mağaralı Koy” diyorlarmış. Sebebi de az yüzdüğünüzde koyun solunda esrarengiz küçük bir mağaranın gizli olması…
Mayıs ayı olduğu için midir bilmiyorum, kimsecikler yok. Bazen kampçılar gelip mağaranın olduğu kısımda çadır kuruyorlarmış. Önlerinde direk deniz, çadırdan çık hop denize atla. Tam doğa ile şarj olma noktası.
Tek sıkıntı, arabayı yol kenarında 1-2 saatten fazla bırakamıyor olmak. Hem arabalar çok sık geçiyor hem de bazen hırsızlık vakası olabiliyormuş. Bu konuya dikkat etmek lazım.
Bu arada daha yol üzerinde böyle bir çok koy var, Kaş’a geldiğinizde de keşfedeceğiniz sürpriz dolu yerler… Vaktim olsaydı 1 günümü sadece koyları keşfetmeye ayırırdım.
Çünkü böyle ‘özel’ yerleri görünce çocuk gibi mutlu oluyorum. İçimde bitmek bilmeyen saf bir kıpırtı ordan oraya koşturuyor. Ki Kaş turuna daha yeni başlıyorum. Bakalım daha nasıl güzellikler var sırada ?
Bu arada, bu koyu örnek olarak söyledim. Daha onlarca koy var. Bence, sadece 1 gününüzü, Kaş-Finike rotasındaki koylara ayırın. Gözünüzün ve gönlünüzün beğendiğinde durun. Çoğunda, sahilde işletme yok. Duş alacak yer de yok. Ama sakinliği ve dinginliği için her şeye değer doğrusu.
- Koyları göreceğiniz bölge : Demre ve Finike yolu
2. Kaş’taki Kaputaş Plajı’nın Turkuaz Rengine Hayran Olun
Kaş Kalkan arasında bulunan Akdeniz kıyı şeridindeki Kaputaş Plajı, belki de Dünya’nın en iyi 10 plajı arasında bana göre. O yüzden buraya değinmeseydim “Deniz, Kaş’ta Kaputaş diye bir yer var. Nerede o?” sorusu muhakkak yorumlarda beliriverirdi. Hadi o zaman. Turkuaz rengin en nadide örneği olan Kaputaş Plajı’ndan biraz bahsedelim.
Öyle ki, her geldiğimde ilk önce tepeden izlediğim plajın, birbirine geçmiş muazzam mavi tonlarına hayret ediyorum.
Büyük kayaların arasına gizlenmiş ve suyu genelde serin olan Kaputaş Plajı’na taşlardan oyulmuş 187 adet merdiven ile iniliyor. Tabi inerken kolay da, yüzüp yorulduktan sonra çıkmak biraz zorluyor. Ama sonuna kadar değdiğine emin olabilirsin.
Plaj geniş, sağ tarafta son yıllarda yapılan bir belediye tesisi bulunuyor. Fiyatlar da öyle çok pahalı değil.
- Hamburger 20
- Kola-Fanta 10 TL
Tesisin hemen arkasında duş alma yerleri, tuvaletler ve soyunma kabinleri var ve tamamı ücretsiz. Bu arada hepsini ahşaptan yapmışlar, Kaputaş Plajı’nın güzelliğinde sırıtmıyor.
Plaj, kum ve ufak çakıllardan oluşuyor. Aslında deniz ayakkabısı giyilse daha rahat edilir ama ben hiç alışkın olmadığım için tercih etmedim.
Bu arada Kaputaş Plajı’nın tadını doya doya çıkartmak istersen, sabah erken saatlerde ve benim gibi mayıs – eylül aylarında gelmen lazım. Temmuz ve ağustosta yer bulmak çok zor.
Ama her şeye rağmen, Kaputaş Plajı’na heyecanla gelip huzur dolu hislerle ayrılırsın. Tıpkı aşağıda anlatacağım Uzun çarşı gibi…
- Şezlong ve şemsiye kiralarsan kişi başı 10 TL
- Giriş ücretsiz
- Ulaşım : Kalkan’a giden tüm araçlarla ulaşılabilir ama en kolay şahsi aracınız ile ulaşmanız
3. Begonvillerle Süslenmiş Uzun Çarşı’da Kaybolun
Kaş’a gelindiğinde herkesin kendini atacağı ilk yer, Arnavut kaldırımlı dar sokakların olduğu Kaş Meydanı…
Meydanın otantik ara sokaklarında kaybolurken de en çok Uzun Çarşı dikkat çekiyor. İyi korunmuş tarihi evlerden sarkan pembe begonvillerle örülü sokağın kendine has bir duruşu var.
Sağlı sollu cumbalı evlerin alt katına dizayn edilmiş hediyelik eşya dükkanları bu sokağa çok çok yakışmış. İlla bir şeyler almana gerek yok.
Esnaf bu konuda çok sıcak, gözünün içine ”Bir şeyler alman lazım” diye bakmıyor. Bu sebeple rahat rahat her dükkanı gez dolaş.
Uzun Çarşı’nın sonuna geldiğinde bir Kral Anıtı selam çakıyor. Çınar ağacının altında duran küçük ama etkileyici bir lahit bu. Likyalılardan günümüze ulaşan iyi durumdaki kral mezarlarından biriymiş.
Bu bölgeyi, sokakları, plajları gezerken, özellikle gündüz insan çok yorulabiliyor. O yüzden Kaş tatilinizde en az 1 kez Melisa Spa’da masaj ve kese-köpük keyfi yaparak tazelenin.
Burası, her sene bağımlısı olduğum Müpptelaet’in sahipleri Seda ve Fatih’in yeni açtıkları işletmeleri. Ben de bu sene gelir gelmez bir deneyimleyeyim dedim.
Yaklaşık 15 gündür yollardaydım, nasıl iyi geldi; nasıl yenilendim anlatamam size. Ara sıra insan böyle küçükte olsa şımarıklık yapmak istiyor. O yüzden Kaş’a giderseniz, mutlaka 1 gün Melisa Spa’da keyif yapın derim. Masaj konusunda bayıldığım bir yer oldu. Selamımı söyleyin. Yardımcı olurlar. Çokta güzel bir ekipleri var.
- Adres: Andifli, D:No:15, 07580 Kaş/Antalya (Melisa Butik Otel İçerisinde). Instagram: MelisaSpaKas
- Telefon: 0090 506 093 34 44
Bu arada hızlıca bir önerim daha var:
Eğer Kaş Merkez’de konaklayalım, her yere yürüme mesafesinde olsun, temiz/yeni bir otel olsun diyorsanız bu sene açılan Neva Butik Hotel‘de kalın.
Neva Butik otel bu sene açıldı. Kaş merkezde, çoğu yere yürüme mesafesinde. Odaları pırıl pırıl. Konumu güzel. Çalışanlar güler yüzlü. Ben çok memnun kaldım. Kaş merkezde otel olarak önereceğim en güzel yerlerden.
- Adres: Andifli, Halk Konutları Sk. No:4 D:1A, 07580 Kaş/Antalya. Instagram: Neva Hotels
- Telefon: 0090 544 836 30 83
Bu güzel sokaklarda tarihe de tanık olduktan ve Spa’da keyif yaptıktan sonra, artık Kaş’ın güzel yemeklerinden yiyelim diyorum, ne dersiniz ?
4. Kaş Restoranlarında Lezzete Doyun
Kaş’ta severek yemek yiyebileceğin bir çok restoran var. Özellikle meyhaneleri çok başarılı. Deniz mahsulleri yapan yerler de var ama Kaş denizlerinde avlanma durumu pek iyi olmadığından, balıklar Antalya ve Fethiye üzerinden geliyor.
Bende Fethiyeli hassas bir balık aşığı olduğumdan, burada ocakbaşı meyhaneleri tercih ediyorum. İşlerini müthiş yapan yerler var.
O mekanlarıdan bazılarını senin için sıralayayım diyorum:
Müpptelaet Ocakbaşı & Meyhane
Güzel bir bahçeye kurulmuş huzurlu bir mekan burası. Tatlı bir çiftin baştan yarattığı samimi, özenli ve keyifli bir yer. Mekanda canlı müzik olması ayrı bir mutluluk sebebi.
Ayrıca mekanın sahibi olan Seda ve Fatih, misafirleri acayip sıcak karşılıyor. Her masaya tek tek uğrayıp yemekleri nasıl bulduğumuzu soruyorlar.
Menüde kendilerinin hazırladıkları birçok meze çeşidi var. Hepsi birbirinden güzel, hele etlerin lezzeti büyüleyici kıvamda. Ben menü içerisinden “Şaşlık Kebabı, Fesleğenli Peynir Ezmeyi, Gavurdağ Salatasını, Antrikotu, Yaprak Ciğer, Lokum Bonfileyi” şiddetle öneririm. Hepsi birbirinden lezzetli.
Fiyatlar güncel olmayabilir. Malum, enflasyon !!!
Fiyatlar hem Kaş’a göre, hem de lezzete göre uygun. Mesela Adana-Urfa Kebap yersen 42 TL, müthiş lezzetli Şaşlık 70 TL, tam kıvamındaki güveçte yaprak ciğer 42 TL.
- Adres: Andifli Mahallesi, İlkokul Sk., 07580 Kaş/Antalya
- Telefon: +90 537 051 20 77 Instagram Hesapları: Müpptela Ocakbaşı
Gelos Meyhane
Kaş’ta yemek yenecek, özellikle balık konusunda beni çok şaşırtan harika bir meyhaneden bahsetmeden de olmaz.
Kaş merkezde bulunan Gelos Meyhane, özellikle çatı katında harika manzarası, nezih ortamı, lezzetli yemekleri ile bayıldığım bir yer. Aslında özellikle mezelerini uzun uzun anlatabilirim. Ama özetle aşağıda 2-3 favorimi yazmak istiyorum :
Favorilerim olan; kadayıflı karides, hardallı levrek, ot kavurma, harika idi. Fiyatları da genel olarak 20-50 TL arasında değişiyor. Gelmişken 1 akşamınızı bu keyifli mekanda geçirmenizi öneririm.
- Adres: Andifli, Öztürk Sk. No 8, 07580 Kaş/Antalya
- Telefon: +90 538 811 88 06
Zaika Ocakbaşı
Baştan uyarayım, özellikle sezonda gidiyorsanız mutlaka rezervasyon yaptırın. Öyle 1 gün önceden falan değil, 1 hafta – 2 hafta, o derece diyorum.
“Niye ki, ne özelliği var Deniz?” diyorsun muhtemelen. Şöyle ki, ne yerseniz yiyin, kendinizden geçeceğiniz bir mekan burası. Basit, gösterişsiz ama lezzetli. Kaliteli malzemeyi alıp, geleneksel yöntemlerle pişirip takdire şayan bir lezzet ortaya çıkarıyorlar.
Fiyatlar da lezzete göre normal düzeyde. En başta önereceğim Zaikas, 69 TL mesela. Bir başka önerim Şaşlık Kebabı 74, çöp şiş de 64 TL. Adana ya da Urfa Kebap yemek istersen, 40 TL.
- Adres: İlkokul Sokak No: 13 / 1, Kaş 07580
- Telefon: +90 242 836 23 73
Bi Lokma
Bi Lokma Kaş’ta hem bahçe hem de teras konseptiyle iki şubesi olan anne eli değmiş güzel bir restoran. Eğer Kaş’ta birçok seçenek arasında, hem müzikleri ile keyifli vakit geçirmek hem de lezzetli ve farklı seçenekleriyle yemek yemek istiyorsan burası güzel bir tercih olur.
Bir de güzel tarafı 8 kişilik grupların altındaki kişi sayısına rezervasyon almıyor. Çünkü Kaş’ta yüksek sezondaysanız restoranlar için en az bir ay öncesinden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.
Bunu yapmamış olanlar için iyi bir seçenek. Sirkülasyon yüksek, sıra beklemiyorsunuz ve uygun bir masa olduğunda hemen yerleşiyorsunuz.
Biz önce Bi Lokma Bahçe’ye bakıp, teras restoranda yemek yedik. Bahçe de çok güzel olmasına rağmen yolun gürültüsüne maruz kalabilirsiniz. Bu sebeple meydan yakınlarında yer alan teras restorana geçtik.
Menüsü et, balık, anne yapımı zeytinyağlı ve sıcak yemeklerden oluşuyor. Biz hünkarbeğendisi ile tereyağlı karidesini tattık, yemedik ama gideceklere karışık meze tabağını da önerebiliriz. İki kişi alkolsüz ortalama 80-100 TL’ye yemek yiyebilirsiniz.
Bu arada, restoranın önünde Lokma yapan teyzeyi bekleyen kuyruğu görünce şaşırmayın. Oraya kadar gidip yemeğin üzerine “Bi Lokma”sını tatmadan dönmeyin derim.
Yemeklerin genel fiyatları ise : Makarna 20 TL, salatalar 15 TL, Balıklar 35 TL, Ev mantısı 24 TL civarında.
- Adres: Andifli Mahallesi, Hükümet Cad. No:2, 07580 Kaş/Antalya
- Telefon: +90 242 836 39 42
Bu söylediklerime ilaveten, biraz hızlıca diğer restoranlara da değinelim :
- Maya Garden : Steak konusunda çok başarılı. Fiyatlar 60-80 TL arası
- Kaş’ımm Meyhanesi : Deniz mahsulü ve yanında alkol tüketmek için güzel bir mekan. Hemen Sea View Otel’inin sahil kısmında yer alıyor. Kişi başı fiyatlar 80+
- Bezgin Meyhane : Meyhane konusunda Kaş’ın en güzellerinden. Ayva tatlısı ve susamlı levrek harika. Kişi başı 80+ güzel bir akşam yemeği yiyebilirsiniz.
- Ata Kafe : Hamburger kola 25 tl ama efsane güzel yapıyorlar.
Benim deneyimleyip size önereceklerim bu kadar ama daha Kaş’ta sayamadığım çok fazla mekan var böyle.
Yemek konusunda çok hassas biri olarak söylüyorum: Kaş’tan mutlu ayrılıyorum. Sizin de bu konuda hiç şüpheniz olmasın. Şimdi sırada Kaş’ı Kaş yapan ennnn güzel neden :
5. Türkiye’nin En İyi Dalış Yeri Kaş’ta Carettalarla Yüzün
Kaş’a gelmek için kesinlikle en güzel neden bu. Etkileyici sualtı hazinesine dalış yapmak inanılmaz heyecanlı. Suya dalıp, 1300 yıllık tarihe tanık olup, üstüne bir de deniz canlıları ile yüzdüğünü düşün. Gerçekten muazzam ya! Anlatırken bile, pis pis sırıtıyorum !!!
Bir de Kaş, Türkiye’nin ekosistemi bozulmamış nadir yerlerinden olunca, caretta görme ihtimali de çok yüksek. Ayrıca uçak ve gemi batıklarına şahit olabilme gibi bir güzelliği de var. Hem de batıkların hepsi gerçek!
Böyle güzel bir tecrübe yaşamak için 150 – 250 TL gibi bir rakam ödüyorsun. Fiyatlar sezona göre değişkenlik gösteriyor.
Deneyimli deneyimsiz farketmiyor. Herkes sualtı dalışı yapabilir. Engel yok. Zaten bu güzel beldede adım başı dalış okulu var. Kaş’ın olayı bu çünkü.
Eğer dalış yapmak istersen, tam 21 farklı dalış noktasından birine gidiyorsun. Deneyimli – deneyimsiz olanlar ayrı ayrı dalış noktalarına götürülüyor. Ve bunu da genelde firma belirliyor.
Ne yapmak istediğini biliyorsan, buradan mutlu mesut ayrılıyorsun. Tabii gitmeden dalış noktalarından bazılarını bilmende fayda var :
- Flying Fish: Kaş’ın ilk sırada gelen dalış noktası burası. 2. Dünya Savaşı’nda batan uçak, dev orfozlar, akça ve karagöz sürülerini gözlemlemek mümkün. Caretta Carettaların uğrak yeri ayrıca.
- Kanyon: Kaş’ın en ünlü dalış noktalarından birisi. İki ada arasında uzanıyor. Bu yüzden müthiş fotoğraflar çıkıyor ortaya. Zengin bir bitki florasına sahip müthiş bir dalış noktası.
- Oasis: Kanyon’un kuzeyinde yer alıyor. Sakin bir bölge. Ama sular ısındığı zaman orfoz, lagos, dev istiridye ve trompet balıklarıyla karşılaşmak mümkün.
- Likya Batığı: Yeni dalacak olanlar için güzel bir başlangıç olabilir. Eski tekne batığının olduğu kısım, 20 metre aşağıda bulunuyor. Ayrıca zengin bir bitki florasına sahip.
İlk defa dalış yapıyorsan, hiç düşünme derim. Kaş, Türkiye’de bu tecrübeyi kazanacağın en güzel yer. Ayrıca Kaş’ın genelindeki profesyonel dalış okullarına gözün kapalı güvenebilirsin.
Ben, Naturablue firması ile dalışa gitmiştim ve discovery yani keşif dalışı yapmıştım. Eğer deneyimli değilsen, sana da bu dalışı öneririm. Bence Kaş’ta mutlaka deneyimlenmesi gereken bir aktivite. Hatta yapmadan dönme derim.
6. Kekova Tekne Turu’yla Maviliğin Dibine Vurun
Şimdi tekne ile ‘Kaş mavisi’ dedikleri koylara açılıp, sualtı hazinesi haline gelmiş batık şehirleri görelim mi?
Kaş’a geldiğimden beri ben bugünü bekliyorum, bu yüzden sabahtan Kaş Yat Limanı Kaptan Ergun’ün standının yolunu tutuyorum.
Ergün abi yıllardır işini severek yapan, kibar, bilgili bir abimiz. İşine, bölgeye inanılmaz hakim. Teknede çalışan tüm ekip çok saygılı, hoş sohbet insanlar.
İşte bu güzel teknede saat 9:45’de buluşuyoruz, 10’da da Kekova’nın eşsiz denizine doğru açılıyoruz. Saat 18:00’da da dönüyoruz.
Bu arada bu güzel gezinin ücreti kişi başı sadece 200-250 TL. Toplam 6 yere uğruyor.
Peki nedir bu duraklar?
Ufakdere Koyu: Kaş’tan yola çıkıp, sağımıza Yunan Adalar’ından birisi olan Meis’i alarak, yarım saat uzaklıktaki Ufakdere Koyu’na gidiyoruz. Adınız, sahildeki küçük derede alan bu koyda yüzme molası veriyoruz.
Eleksi Koyu: Ufakdere Koyu’ndan yola çıkarak, Üç Ağız bölgesine ulaşıyoruz. Burada hem yüzme molası hem de yemek molası veriyoruz. Yemek olarak istersiniz balık/tavuk/köfte seçeneğini değerlendirebiliyorsunuz. Ayrıca yanında bulgur pilavı, salata, makarna da ikram ediyorlar.
Tersane Koyu: Burası Kekova taraflarında yüzmenin tek legal olduğu yer. Çünkü hemen yanında Batık Şehir başlıyor. Denizin altında tarihi kalıntılar olduğu için şnorkelle dalış yapmak çok keyifli.
Batık Şehir: Yaklaşık 2 kilometre uzunluğundaki Batık Şehir Adası’nda durmak, yüzmek kesinlikle yasak.
Bu yüzden adanın yanından geçerken kaptan, adanın 3.000 yıllık tarihini anlatıyor. En dikkatimi çeken, sadece zenginlerin girebildiği 3 bölümlü hamam oluyor.
Depremler sonucunda sular altında kalmış şehrin ayakta kalmış kısımlarına tanıklık etmek gerçekten etkileyici. Adayı fotoğraflayıp bir diğer durağımıza geçiyoruz.
Kaleköy (Simena): Kaleköy’den aşağıda ayrıca bahsedeceğim ama burada da kısaca anlatmak istiyorum. Çünkü Kekova tekne turunda en en en sevdiğim yer burası.
Köy yaşantısının olduğu tarihi adanın merdivenlerinden çıkıp tepe noktadaki Simena Kalesi’nden muhteşem manzaraya tanık olmak beni benden alıyor.
Hele bir de üstüne ev yapımı özel dondurma yiyince, oradan hiç ayrılmak istemiyorum. Zaten bu yüzden aşağıda daha detaylı yazacağım diyorum. Söylenecek çok şey var.
İnönü Koyu: 1 saatlik yoldan sonra başladığımız noktanın yakınlarındaki İnönü Koyu’nda yüzmek ve beş çayı keyfi yapmak için demir atıyoruz.
İçinde kanyon ve mağara bulunan bir koy burası. Suyun dibi görünüyor, çok temiz. Bu yüzden şnorkelle dalmak inanılmaz keyifli.
Son enerjimizi de harcayarak İnönü Koyu’na veda ediyoruz. Yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuktan sonra Kaş Yat Limanı’nda gezimiz sonlanıyor.
Aşağıdaki Kekova Tekne Turu videomu izlerseniz, bölgenin tamamını görebilir ve hayran olabilirsiniz.
Güneş elvada etmek üzere. Tekneler evlerine döner gibi limana teker teker dönüş yapıyor. Herkesin içinde bir huzur, yüzünde gülümsemeyle günü sonlandırıyoruz.
- Ergun Kaptan’a ulaşmak ve Kaş ve Kekova tekne turları ile ilgili detaylı bilgi almak için : Boattripturkey.com/tr internet sitesini ziyaret edin.
- Kaptan Ergun’a dilerseniz Captainergun Instagram hesabından yazabilirsiniz de.
- Telefon numarası ise: +90 542 731 23 58
Yani uzun lafın kısası, bu geziyi yapmadan Kaş’tan ayrılmayın. Full 1 gününüzü ayırın ve bölgenin tadına varın.
7. Aşık Olunası Kaleköy’de Ev Yapımı Dondurma Yiyin
Yukarıda da bahsetmiştim, Kekova tekne turunda uğradığımız duraklardan en sevdiğim yer Kaleköy diye… Kaş Antalya’ya gelip Kaleköy’ü görmemek eksiklik olur heralde.
Neden mi? Tarih, deniz, ev yapımı şekersiz dondurma, otantik hava, etnik yapı, manzara, sakinlik… Ne ararsan var. Burayı öve öve bitiremem doğrusu.
Birini diğerinden ayıramıyorsun. Zaten hepsi birleştiği için muazzam bir his veriyor insana. Tabii bu hisleri eşsiz kılan şey, eskiden antik bir Likya kenti olması.
Kaleköy küçük bir yer ama dediğim gibi her şey sığdırılmış buraya. Daha detaylı anlatayım. Şöyle ki;
- Adaya hem denizden hem de karadan gelebiliyorsunuz.
- Adada en güzel şey, tepedeki Simena Kalesi’ne çıkıp manzarayı izlemek. Müze kartınız varsa giriş ücretsiz, yoksa 10 TL giriş ücreti alınıyor.
- Benim mest olduğum en güzel kısmı ise, kaleden inerken ”I’m Here Cafe”de yediğim dondurmanın lezzeti… Orada yaşayan köylünün kendi bahçesinde hazırladığı keçiboynuzu dondurma yapımını izlemek çok güzel. Teyzem büyük bir kazanda keçi boynuzlarını kaynatırken tavuklar da etrafta dolanıyor. Ve ilk defa bir şeye şahit oluyorum: Frenk İnciri’nden yapılan dondurmaya…
- Bir de manzaraya karşı yer minderli otantik oturma alanı yapmışlar. Ayaklarımı uzata uzata dondurmamı yiyorum. Üzerine de güzel bir kahve içiyorum.
Dondurmanın 3 topu 10 TL ama tadı ömür boyu unutamayacağınız cinsten. Hele karadutlu ve limonlu olan dondurma enfes, kesin deneyin.
Küçük bir yarımadaya bu kadar mutluluk sığması, sanırım yapılaşmanın yasak olmasından kaynaklanıyor. 1. derecede tarihi ve doğal SİT alanı çünkü.
Bu yüzden yılların tanığı Rum taş evleri bir başka güzel. Sadece kuş ve dalga seslerinin olması bir başka güzel. Gidip bu atmosferi bizzat yaşamanız lazım.
Hatta vaktiniz varsa şuradan incelediğiniz eski taş evlerin tarihi pansiyonlarında 1 gece konaklayın derim. Ben yapamadım, siz yapın bari.
8. Meis Adası’na Selam Çakın
Çok sevdiğim Kaleköy’e 2 saatte ulaşırken, Yunanistan Meis Adası’na sadece 20 dakikada gidebilme konusuna ne diyorsunuz dostlar?
Farklı ülkeler olmasına rağmen birbirlerine öyle yakınlar ki Kaş’ın ismi bile Meis ile bağlantılı. Şöyle ki; Meis, aslında ‘göz’ demekmiş. Güzeller güzeli Kaş da adını, ‘gözün üstündeki kaş’ manasında almış.
Bu arada Meis Adası küçük bir yer. Çok fazla yapılanma yok. Bu yüzden Türkiye’ye bağlı yaşıyorlar nerdeyse. Hatta para birimi olarak Türk Lirası geçiyor.
Kaş’tan Meis’e gitmek çok kolay. Özellikle sezonda günübirlik turlar oluyor. Kaş merkezdeki limandan feribotlar 25 Euro’ya kalkıyor. Sabah 10’da gidip akşam 4’te dönüyorsun. Tabii konaklamak istersen şu linkten fiyatları inceleyebilirsin.
Meis’e gitmek için ise pasaport şart. Onun yanında Schengen Vizesi ya da Kapı Vizesi alman gerekiyor. Ben zaten Yunanistan Kapı Vizesi’ni uzun uzun anlatmıştım. Linke tıklayıp okuyabilirsiniz.
Meis’e giderseniz meşhur Mavi Mağara’yı görmeden; ahtapot, kalamar ve Greek Salad’ını yemeden, bir de tabii ki Uzo (Yunanistan rakısı) içmeden dönmeyin derim.
9. Doğa Harikası Saklıkent Kanyonu’nu Görün
Eğer sezonun kavurucu sıcaklarında Kaş’a gittiysen, Saklıkent Milli Kanyonu serinlemek için birebir. Ben Fethiyeli olduğum için Saklıkent’e kaç kere gittiğimi hatırlamıyorum. Her gittiğimde eşsiz doğal güzelliğine bir kere daha aşık olurum.
Dağlardan akan o çayın soğukluğu ve en önemlisi suyun kalkerli araziyi aşındırmasıyla oluşan eşsiz kanyon, her defasında büyüler beni.
Ayrıca öyle gitmesi de zor değildir. Kaş’a 64, Fethiye’ye de 47 kilometre uzaklıkta. Özel aracınla Kaş’tan 1 saatte ulaşırsın. Saklıkent’e tur düzenleyen şirketler de var tabii. Turun ücreti 60-70 TL oluyor genelde.
“Saklıkent’te neler yapılır Deniz?” dersen : Doğa yürüyüşü, su sporları, rafting, bungee jumping, çamur banyosu ve piknik yapabilirsin.
Bu arada önemli bir konuya değinmek istiyorum: Mutlaka ama mutlaka lastik ayakkabılardan alın. Kanyonda yürürken taşlar ayaklarınıza batıyor çünkü. Bazen de kayalara tırmanmak gerekiyor. Acı çeke çeke yürümeyin. Girişte 15 TL’ye satılıyor. Kiralarsanız da 4 TL.
- Saklıkent Giriş – Çıkış Saatleri: 08:45 – 19:30
- Saklıkent Giriş Ücretleri: Tam 7, Öğrenci 3,5
Bu arada kanyonda yorulduktan sonra, hemen kanyonun girişindeki tesislerde yemek yiyebilirsin. Hem suyun üzerine kurulmuş güzel yerler de var. Fiyatlar da uygun. Keyfini çıkar…
Buraya kadar gelmişken, Fethiye‘ye de mutlaka uğra.
10. Efsane Manzaralara Sahip Likya Yolu’nda Yürüyün
Tam 535 kilometrelik Dünya’nın en güzel “10 uzun mesafeli yürüyüş” rotalarından oluşan Likya Yolu, Kaş’tan da geçiyor. Öyle uzun bir yol ki, Fethiye’den Antalya’ya kadar gidiyor.
Tabi yolun tamamını yürümek oldukça meşakkatli. Çünkü iyi ihtimalle en az 25-30 gün boyunca yollarda olman gerek. Hiç bu kadar yorulmana gerek yok. Benim gibi belli parkurlarda sadece Likya yolu gezisi yap yeter.
Nasıl mı? Mesela ben Kaş’ta yürüdüğüm parkurdan bahsedeyim : Kaş merkezden tabelaları takip ede ede Limanağzı’na doğru yürü.
Karşına önce Küçük Çakıl, sonra Büyük Çakıl Plajları çıkacak. 1-2 saat yürüdükten sonra Limanağzı’na ulaşacaksın.
Burada doyasıya dinlen, masmavi denizde yüz, güzel günün keyfini çıkar, efsane manzaralara şahit ol. Ben seve seve yapmıştım, harikaydı.
Bu arada kısa bir hatırlatma yapmak istiyorum. Likya Yolu’nu yürürken yanında mutlaka en az 3 litre su bulundur. En en en çok suya ihtiyacı oluyor insanın.
Konaklama konusuna gelince, kamp yapmak isteyenler için Kaş’ta birçok kamp alanı mevcut.
Ben otelde kalmayı tercih etmiştim. Sen de pansiyon ya da otel düşünüyorsan, şu siteden ücretsiz iptal edebileceğin otelleri ve fiyatlarını incele derim.
11. Kaş Plajlarını Keşfe Çıkın
Türkiye’nin hatta Dünya’nın ‘enleri’ listesine girmiş plajlardan bazıları, Kaş’ta bulunuyor. Bu yüzden bu bölüm, Kaş’a gelme sebeplerimden en güzeli.
O zaman senin için En Güzel Kaş Plajları’nı aşağıya sıralayayım diyorum:
- Kaputaş Plajı
- Hidayetin Koyu
- Patara Plajı
- Küçük Çakıl Plajı
- Büyük Çakıl Plajı
- İnceboğaz
- Limanağzı
- Mocamp
Bu saydıklarım, özellikle gün içerisinde dinlenip, deniz-güneş keyfi yapmak için önerdiğim Kaş Plajları örnekleri aslında.
Eğer, bu plajlara dair fiyatlar, ulaşım bilgileri, yeme içmer detaylarını görmek istersen, En Güzel Kaş Plajları yazımdan detayları görebilirsin.
12. Kaş Gecelerinde Eğlencenin Tadını Çıkarın
Kaş’ta öyle çılgın geceler yok. Hatta ben mayıs ayında gittiğim için çoğu yer kapalıydı ya da mekanlar yarı doluydu.
Buna rağmen ben şahsen Kaş’ın mükemmel plajlarında yorulduktan sonra akşam bir şeyler içip kendimi müziğe bırakmaktan çok keyif almıştım.
“Peki mekanlar hep böyle boş mu Deniz?” diye soruyorsundur şimdi. Tabii ki hayır. Sezonda gelirsen tıklık tıklım oluyor. Benim anlatmak istediğim, çok dolu da olsa bir Bodrum sahil kasabasındaki gece hayatına göre yine de sakin kalması…
Ama akşamları bir şeyler içip kafanı dağıtabileceğin çok güzel mekanlar var. Birkaçını aşağıda sıralayacak olursam :
- Hideaway Bar&Cafe: Kaş merkezde gizli kalmış güzel bir bahçenin loş ortamında kokteyl yudumlarken mutluluktan dört köşe olunan bir yer. Ortamı, müzikleri keyifli. Kokteylleri de cidden güzel bu arada.
- Mavi Bar: Kaş’ın en popüler mekanlarından. Uzun yıllardır hizmet veriyormuş. Zaten meydanda renkli sandalyelere oturmuş bir kalabalık görürsen, bil ki orası Mavi Bar’dır. Oturup bir bira içip Kaş ortamını izlemek güzel. Hemen önündeki midyeciden de masaya midye ısmarlanınca, ortam tamam oluyor.
- İn Bar: Mavi Bar’ın hemen yanındaki İn Bar da tam kokteyllik bir mekan. İçenler çokça tavsiye ediyor. Deneyin derim. Kokteyl fiyatları 30-40 TL arasında değişiyor. Aslında bu fiyatlar, tüm mekanlar için geçerli.
- Cafe Barcelona: Sıcak ve samimi bir ortamı var. Mekanın sahibi gelenleri saygıyla karşılayıp sevgiyle uğurluyor. Özellikle Rock müzik sevenler tercih edebilir. Bir de giderseniz kokteyllerini mutlaka deneyin.
- Echo Bar: Limanın sonunda bulunan tarihi bir mekan burası. Canlı müzik 23:00’da başlayıp 03:00’da bitiyor. Giriş ücretli, 40 TL. Dışarıda oturulacak, içeride de dans edilecek yerler var. Biraz pahalı geliyor herkese ama başka yerde alkol içilip buraya da canlı müzik dinlenmeye gelinebilir.
- Ayı ve Dejavu mekanları: Bu 2 farklı ama yan yana olan mekan, özellikle akşam üzeri gün batımı anında mutlaka uğranması gereken yerlerden. Günün yorgunluğunu atıp, keyif yapmak ve bir şeyler içmek için mutlaka listene al derim.
- Ayrıca Red Point de, gece hayatı konusunda Kaş’ta oldukça popüler yerlerden.
İnsanlar Kaş’a daha çok dinlenmeye ve keyif yapmaya geldikleri için Kaş gece hayatı çok doludur diyemiyorum.
Kaş’ın küçük, kendine has bir Barlar Sokağı var sadece. Ne çok hareketli ne de çok sakin. Ama şöyle güzel bir durum var : Kaş ‘Şirinler Kasabası’ gibi olduğundan, burada ruh haliyle doğru orantılı bir yer mutlaka bulunuyor.
Yani kendinizi Kaş merkeze atın, ruhunuz nereye gitmek istiyorsa oraya oturun ve Kaş gecesinin keyfini çıkarın…
13. Kaş’ın Muazzam Gün Batımında Kaybolun
Evet. Başkadır Kaş’ın gün batımı. Özellikle Kaş Antik Tiyatro’su ve Çukurbağ Yarımadası’nın tepelerinden izlenen manzara şahanedir.
Her bir saniyesinde özgürlüğü iliklerine kadar hissedersin. Ve güneş ufukta kaybolurken elindeki şarabın tadı bir başka lezzetli gelir.
Kaş’a gittiğinde kızıl kıyamet olan o muhteşem atmosferi bir kere de olsa yaşamalısın. Benim hala aklımdan çıkmıyor.
Mesela yukarıdaki fotoğraf var ya. Onda hiç bir oynama yapmadım. Direk Çukurbağ Yarımadası’ndan çektim bu güzel fotoğrafı.
Ama sana bir yer daha önereyim. Kaş’ın yamacında, Yeniköy yolu üzerinde çok güzel noktalar var. Oradan hem Kaş’ı, hem de böyle güzel gün batımı anını fotoğraflayabilirsiniz. Benim her gelişimde rotamda olan harika 2 güzel noktadır kendileri.
14. Kaş ‘taki Mükemmel Yerlerde Konaklayın
Kaş’ta nerede kalınır? Kaş’ta kalabileceğin sakin villalar, butik oteller, pansiyonlar ve çeşitli kamp alanları bulunuyor.
Kaş merkezde konaklamayı tercih edersen; plajlara, cafelere, barlara daha yakın olursun. Her yere yürüyerek ulaşım sağlarsın.
Aşağıda önereceğim Çukurbağ Yarımadası taraflarında kalırsan da aracın olması şart. Yoksa merkeze taksi ile inmek zorunda kalırsın.
Kaş’da uygun fiyatlı butil oteller için Kaş Otelleri bağlantısına tıklayın
Ama baştan söyleyeyim : Kaş’a geldiğinde öyle 5 yıldızlı oteller bekleme. Kaş yapılaşmaya izin verilmeyen bir nokta. Bu yüzden buradaki oteller, Kaş’ın yapısını bozmadan yapılmış.
Kafanızda biraz şekillendiyse, sizin için aşağıda Kaş Merkez ve Çukurbağ Yarımadası otellerini ikiye ayırarak öneride bulunayım diyorum :
Otellerin Üzerine tıklayarak tesisleri inceleyebilirsiniz.
Kaş Merkez Otel Önerilerim :
Başta söylediğim gibi Kaş merkezde konaklarsan, her yere kolayca yürüyerek erişim sağlarsın. Tekne turu yapacak olursan hemen Kaş Yat Limanı’ndaki teknelerle denize açılabilirsin. Yani buradan her şeye, her yere ulaşım var. Merkez otellerinden bazılarını sıralayacak olursam :
Upperhouse Hotel : Kaş merkezin göbeğinde, çok iyi bir konumda olan otel, tur danışma hizmeti veriyor. Ayrıca, etkinliklerinin arasında su sporları ve doğa yürüyüşleri var. Çift kişilik deluks odalarında konaklamanın ücreti de 400 TL’den başlıyor. (Fiyatlar sezona göre değişkenlik gösteriyor.)
Aqua Princess Otel Kaş : Merkeze yakın konumuyla avantaj sağlayan otel, aynı zamanda sessiz bir plaja da ayrıcalıklı erişim sağlıyor. Otelin çift kişilik 1 gece konaklama fiyatları, 440 TL’den başlıyor. (Fiyatlar sezona göre değişkenlik gösteriyor.)
Habesos Otel : Dalış merkezine, limana, merkezdeki gezilecek yerlere çok yakın olan otelde, bahçe ve havuz imkanları bulunuyor. Çift kişilik odalarda 1 gece konaklama fiyatları, 570 TL’den başlıyor. (Fiyatlar sezona göre değişkenlik gösteriyor.)
Kaş Çukurbağ Yarımadası Otel Önerilerim :
Çukurbağ Yarımadası Kaş’ın keşfedilmemiş bölgesi gibi. Sessiz, sakin, tam kafa dinlemelik yerler var. Özellikle araba ile gelen ve kalabalık olanlar için çok daha uygun.
Genelde villalar bulunuyor çünkü. Mesela 2 aile gelirseniz, hem unutulmaz bir tatil yaşarsınız hem de villa fiyatını bölüşerek daha karlı çıkarsınız.
Ben öyle yaptım ve muhteşem anılarla dolu bir tatil oldu benim için. Mesela önce benim bayıla bayıla konakladığım Clup Antiphellos’u anlatayım :
Clup Antiphellos : Otelin geniş alana yayılmış farklı farklı villa çeşitleri bulunuyor. İster günlüğü 800-1500 TL arasında değişen, özel havuzu olan, 2-3 katlı, manzaralı ve geniş villalarda konaklayın. İsterseniz de otel bünyesindeki alanda bulunan, 200-500 TL arasında değişen balkonlu odalardan mini villalara kadar bütçenize göre seçiminizi yapın. Ayrıca arabanız yoksa, otelde bisiklet kiralama imkanı da var.
Lukka Otel : Burası tam bir balayı yeri. Denize karşı dizayn edilmiş romantik bir konsepti var. Özel bir tatil düşüncesi olanlar ya da gerçekten sakinlik arayanlar tercih edebilir. Otelin çift kişilik manzaralı oda fiyatları 637 – 1000 TL arasında değişiklik gösteriyor.
Villa Otel Tamara : Burası da özgün odalarıyla hem ailelere hem de çiftlere hitap ediyor. Huzurlu bir tatil ile tüm yorgunluğunuzu unutacağınız bir yer. Çift kişi 1 gecelik fiyatları 450-1270 TL arasında değişiyor.
Club Otel Barbarossa : Misafirleri için özel plajı ve açık havuzu bulunan Clup Barbarossa Otel, balayı yapacaklar için çok uygun. Çift kişi 1 gece fiyatları ise 560-1000 TL arasında değişiyor.
Tabii kendi bütçenize ve zevkinize uygun oteller için de şu linkten tüm Kaş konaklama yerlerini inceleyebilirsin.
Mutlaka, Kaş hakkında aşağıdaki yazılarımı da okuyun :
- Kaş Plajları
- Türkiye Yaz Tatili Yerleri
- Fethiye Gezilecek Yerler
- Antalya Olimpos Tatili Yapmak İçin 10 Neden
- Hafta Sonu Gezilecek Yerler
Kaş’a gelmek için daha nedenler uzar gider böyle. Ben en önemlilerini yazdım. Bu yazıyı okuduktan sonra herkes Antalya Kaş’a gelmek için gönlüne yatan en güzel sebebi bulmuştur, eminim. Yazıda en çok tekrarladığım Antalya kıyı şeridinden dolaşa dolaşa Kaş’a gelme imkanını özellikle değerlendirin derim. Başka gidiş alternatifleri için de “Kaş nerede nasıl gidilir“ yazıma bir bakın. Şimdiden Kaş tatilinizde iyi eğlenceler diliyorum. Sorularınız olursa yorum olarak aşağıya bırakmayı unutmayın. Hayal edin, düşün peşine…
ulaşım için alternatifler neler acaba ? Yazı çok güzel olmuş bu arada gerçekten tam tatil zamanı gelmişken böyle bir bilgiye denk gelmek güzel oldu.
Merhaba. Kaş Nerede Nasıl Gidilir yazımda ayrıntılı anlattım
Meraba kaş çavdır nasıl yer bilginiz varmı
Çoşkulu anlatımınıza hayran kaldım. Gidip görmüş, tüm aktiviteleri yapmış kadar oldum. Bir gün oraları yakından görmek dileğiyle
kasım ayında eşimle balayına gitmek istiyoruz kaş’a o aylarda sizce gidilmeli mi ?