Likya Yolu Gezisi Yapacaklara 10 Öneri
Doğma büyüme Fethiyeliyim. Brezilya’dan Japonya’ya; Güney Kore’den Çin’e kadar 70’den fazla ülkeyi gezdim. Adına da “Bir Hayalin Peşinde.” dedim kendimce. Ama burnumun dibindeki, dünyanın en güzel yürüyüş rotasından birisi seçilen Likya Yolu gezisini, ne oldu da 70 ülke gezdikten sonra yapmaya karar verdim, orasını bilemiyorum. Ama yinede, iyisi ile kötüsü ile ağzım kulaklarımda yaptığım Likya Yolu gezim, size de örnek olsun diye satır satır her şeyi aşağıda anlattım. Fethiye Likya Yolu Rehberi gezimiz başlıyor.
Likya Yolu Tarihi
Düşünseniz ya : Yüzyıllar boyunca Likyalılar’ın yaşadığı, sonrasında Romalıların yönettiği bir coğrafya burası ve 3.000 yıldan daha eski bir tarihi var. Yolun kendisi ve üzerindeki 100’e yakın tarihi şehrin bulunduğu bölge Teke Yarımadası olarak biliniyor.
Öncelikle Likya Yolu gezimin videosunu sonuna kadar izleyin. Orada tüm deneyimlerimi ve rotamı video olarak anlattım. Hatta kanala ücretsiz abone olmayı unutmayın. Her hafta böyle güzel deneyimlerimi sizinle paylaşıyorum.
Ama ne olduysa, zamanla onlarca tarihi kentin toprak altında kaldığı; yıkıldığı ve kalabalık şehirlerin virane hale geldiği bir yer. Özellikle 8.y.y.’dan sonra hayatın yavaş yavaş tarihi şehirlerde bittiği bir coğrafya burası.
Fethiye planları yapmadan önce, sırası ile okumanızı önerdiğim diğer yazılarım ;
- Fethiye Gezilecek Yerler
- Mavi Tur Nedir & Fethiye Tekne Turu
- Fethiye’de Nerede Kalınır & Otelleri & Kamp Alanları
- Fethiye’deki En İyi Restoranlar & Nerede Ne Yenir
- Fethiye Nerede Fethiye Nereye Bağlı
Ama yine de, Likya Yolu, aslında tarihi anlamda da hala 20’ye yakın Antik Kent’e ev sahipliği yaptığı için, tarih severlerin hayran kaldığı gezilerden oluyor.
Ama gel gör ki; bunca zaman boyunca kimse bu yolu rota olarak kanıtlayamamıştı. Ta ki 1999’a kadar. Yabancı bir kadın, Kate Clow, 1970’li yıllarda Türkiye’ye işleri için gelmiş.
Likya Yolu kaç kilometre : 535 kilometre uzunluğunda
Ülkemizde yaşamaya başlamış. 1999 yılında ise, ülkemizin ilk uzun yürüyüş parkurunu yani Likya Yolu’nu resmi olarak keşfetmiş ve tüm duraklarına isimler vererek tüm insanlığın görmesini sağlamış. Hatta kitabını da yazmış. Tabiki kitabının adı “Likya Yolu“. Bu arada Likya Yolu, “Işık Ülkesi” anlamına geliyor.
Bu da Likya Yolu’nun 2. bölümü. Keyifli seyirler.
Likya Yolu Nerede & Likya Yolu Haritası, Kaç KM ?
Likya Yolu, Fethiye’nin Ölüdeniz beldesinde başlıyor. Ölüdeniz’e gelmeden önce, Ovacık ismindeki bölgeye gidin. Oradan, Montana Pine Resort Oteli’nin olduğu yere doğru yürümeye devam edin. Zaten hemen otele gelmeden Likya Yolu başlangıç noktası tabelasını göreceksiniz.
Likya Yolu bitiş noktası ise, Antalya’nın Geyikbayırı beldesi olarak biliniyor. Geyikbayırı ise, Antalya’ya 20 kilometre kadar uzaklıkta.
Eğer uçak ile bu coğrafyaya gelecekseniz :
- Fethiye’den Kaş’a kadar olan kısım için Dalaman Hava Limanını; Antalya’dan Demre’ye kadar olan kısım için ise Antalya Hava Limanını kullanabilirsiniz. Uçak bileti almadan önce, şu yazımı da sonuna kadar okuyunuz.
- Bu arada, aşağıda anlattığım tüm beldelere kolayca otobüs bulabilirsiniz. Ulaşım konusunda hiç bir sıkıntı yaşamazsınız.
Likya Yolu Kamp Önerileri ve Konaklama Rehberi
Likya Yolu’nu yürürken; ister kamp atın; isterseniz otelde ya da pansiyonlarda konaklayın. Aradığınız bir çok alternatifi yol boyunca bulabilirsiniz.
Tabiki doğanın kalbinde dilediğiniz uygun düzlüklere ücretsiz kamp atabilirsiniz. Ama muhtemelen, bulunduğunuz bölgede elektrik veya su olmayacaktır. Bunu bilerek planlar yapın.
Eğer, elektrik ve suyu olan bir tesisin olduğu yerde kamp kurmak isterseniz, kişi başı 60-90 TL ödeyerek tesisin hizmetlerinden yararlanabilirsiniz. Bu arada itiraf edeyim; bu tesisleri işleten kişilerin hepsi sıcacık insanlardır. Yani en azından benim tanıştıklarım öyleydi.
Likya Yolu’nda kamp kuracaksanız; özellikle geceleri böceklere dikkat edin. Kimse, böceklerin sizi ısıramayacağının garantisini veremez. O yüzden, yanınızda ilaçlar bulundurabilirsiniz.
Ama otellerde konaklamak isterseniz, ki alternatifleri ve kendi konakladıklarımı aşağıda yazdım; gitmeden önce erken rezervasyon yaptırabileceğiniz gibi, “Aman. Yolda bakarız.” diyerek de spontane bir şekilde tatilinizi yapabilirsiniz. Merak etmeyin. Ben size otelleri de aşağıda önereceğim.
Ama önerilerden önce Likya Yolu’nun en güzel manzaralarına sahip Faralya otellerini şu linkten inceleyebilirsiniz.
Likya Yolu Gezi Rehberi
Öncelikle şunu belirteyim arkadaşlar : Ben, Likya Yolu gezisi yaptım. Yani Likya Yolu’nu baştan sona yürümedim.
Özellikle Fethiye-Yediburunlar rotasını yaparken yol üstündeki tesislerde kalıp; günü birlik gezdim. Kaş-Adrasan-Olimpos-Çıralı rotasında da, hem kamp yaptım hem de o bölgedeki tesislerde konakladım.
O yüzden, aşağıdaki yazımı bu deneyimlerim çerçevesinde kaleme alacağım. Eğer ki baştan sona Likya Yolu yürüyüşü yapmayı planlıyorsanız, size sadece yardımcı olacaktır. Detaylı bir rehber niteliğinde olmayacaktır.
Resmi olmayan rakamlarla birlikte : Likya Yolu’nu her yıl 40.000 kişi yürüyormuş
Ayrıca, fotoğraf konusunda meraklı iseniz, bence en güzel manzaraları :
- Fethiye başlangıcında
- Alınca köyünde
- Kabak koyunda
- Faralya köyünde (Özellikle gün batımı)
- Yediburunlar’da
- Kaş’taki Liman Ağzı rotasında
- Gelidonya Feneri’nde yakalayabilirsiniz. Bunlar, benim en sevdiğim noktalar olu.
Likya Yolu’nu Yürüyecek Olanlara Öneriler
Peki neden Likya Yolu yürüyüşünü baştan sona yapmadım ? 535 kilometreyi, sırtınızda 10-15 kilo ağrılığındaki sırt çantası ile, dağları tepeleri aşmak kolaysa; ya da “Ben yaparım.” diyorsanız, mutlaka bu yürüyüşün tamamını yapmanızı şiddetle öneririm.
Ben, cesaret edemediğim için, belli başlı parkurlarını yürümeyi tercih ettim. Geçen yıl Kaş-Adrasan-Olimpos ve Çıralı civarını yürümüştüm.
Bu yıl ise, Fethiye-Yediburunlar rotasını yürümeyi tercih ettim, ki bu arada, bu rota en iyi rota olarak söyleniyor.
Yol boyunca, kırmızı-beyaz çizgiler sizin rotanızı belirliyor aslında. O yüzden, herhangi bir parkuru yürürken taşlar üzerindeki kırmızı beyaz işaretçiklere bakarak yön bulabiliyorsunuz. Ana yollardan giderken ise, tabelalar zaten tüm yönleri gösteriyor.
Yolda, her yerde su bulamıyorsunuz. Hele ki yaz mevsiminde bu yürüyüşü yapacaksanız, yanınızda mutlaka ama mutlaka bolca su bulundurun. Susuzluktan çok zor durumlarda kalan ve hastahanelik olanları duydum.
Yukarıda bahsettiğim gibi : Yol üstünde kamp atacak yerler de var, otel-pansiyon tarzı yerler de. Ama bildiğim kadarı ile, bazı parkurlar çok dik olduğu için kamp yapmak zor oluyormuş. Bazılarında ise, kimsecikler olmadığı için su-yiyecek bulunamayabiliyormuş. Her daim hazırlıklı olun.
Likya Yolu yürüyüşü yapacaksanız : Lycian Way uygulamasını telefonunuza indirin
Gitmeden önce, Lycian Way adında bir mobil uygulama var. Onu telefonunuza indirin. Tüm yolu harita üzerinde görebiliyorsunuz ve size hangi konumda olduğunuzu da söylüyor.
Hatta parkurlar çıkarıp, kilometresine kadar belirtiyor. Yol üstündeki köyleri, kamp ve konaklama alanlarını hatta su bulabileceğiniz yerleri bile görebiliyorsunuz.
Bu coğrafya Yunan Adaları‘na çok yakın olduğu için, telefon sürekli Yunan Adaları’ndan sinyal alabiliyor ve dünya kadar telefon faturası gelebiliyor. Buna hazırlıklı olun. Böyle bir durumla uğraşmak istemiyorsanız telefonunuzu yurt dışı kullanıma kapattırın.
Eğer bulabilirseniz Kate Clow’un Likya Yolu kitabını okuyun
Son olarak, özellikle sıcak bir dönemde yürüyecekseniz, sabah saatlerinde veya akşam üstü saatlerinde yürüyüş yapın. Böylece daha az su kaybı yaşar, daha rahat yürürsünüz.
Likya Yolu Yürüyüşü İçin Gereken Ekipmanlar
Likya Yolu yürüyüşünü, benim yaptığım gibi günübirlik yürüyüş şeklinde yapmak istiyorsanız, küçük bir çanta işinizi görür. İçerisine neler koymanız gerektiğini ve kullandığım ürünleri tek tek listeledim.
Hatta detaylı olarak Decathlon.com.tr ‘den bakabilirsiniz. Bu konuda en güzel ürünleri onlar satıyorlar. Özetle :
- Su (En az 2 litre. Hatta 3)
- İlk yardım çantası
- Yürüyüş şortu
- Güneş gözlüğü
- Yürüyüş ayakkabısı (Kaymaz tabanlı)
- Yürüyüş t shirtü
- Şapka
- Güneş kremi
- Daypack yani küçük çanta
- Termus
- Islak mendil
- Peçete
- Akşam için uzun kollu polar
- Parmak arası terlik
- Sandviç ve abur cubur
- Baton
- Çakı
- Fener (Kafe feneri de olur)
- Keyif için hamak
Eğer, uzun bir Likya Yolu yürüyüşü yapacaksanız, kamp yapmayı düşünürseniz hazırlıklar tamamen farklı olacaktır. Yukarıda saydıklarıma ilaveten ;
- Uyku tulumu ve mat. Uyku tulumu, özellikle soğuk havalara da dayanıklı olsun.
- Çadır
- Işık ve el feneri
- Taşınabilir ocak (İhtiyacınız olursa)
- Enerji barları. Proteine bolca ihtiyacınız olur
- Uzun bir yürüyüş pantolonu. Özellikle dizden fermuarlı olanları güzel. Hava sıcak olunca fermuarı açıp şort olarak da kullanabilirsiniz.
- Yağmurluk
- Çabuk kuruyan havlular
Ama en en en önemli şey; mutlaka rahat ve hafif kıyafetler alın. Hatta terleseniz bile, insanı rahatsız etmeyen t shirtler var. Onlardan alın.
Yine söylüyorum: Yanınıza en az 3 litre su alın. En çok ihtiyacınız olan şey su olacak. Yollarda su bulamayacağınız yerler olacak.
Likya Yolu Ne Zaman Yürünür?
Asla ama asla yaz mevsiminde Likya yolu yürüyüşü yapmayın. Yanarsınız. Pişersiniz. Mahvolursunuz.
Ben, Kaş civarını haziran ayında yürümüştüm. Ağlaya ağlaya yürüdüm o sıcaklarda. Temmuz ve ağustos aylarını düşünmek bile istemiyorum. Fethiye civarını ise Mayıs ayı başlarında yürüdüm. O dönemde bile oldukça sıcaktı.
Ama günü birlik yürüyüş için : Her zaman Likya Yolu yürünebilir. Ama sabah 7-10, akşam üstü 16-20 saatleri arasında yürümeye çalışın
O yüzden, Likya Yolu için en güzel zaman mart-nisan ve ekim-kasım diyorlar. En güzel zamanlar bu zamanlarmış.
Likya Yolu Rotası, Parkuru ve Yürüyüş Durakları
Likya Yolu’nu tamamını yürümek için, en az 25-30 gün ayırmak gerekir. Aslında kabaca tüm Likya Yolu Rotası şu şekilde ;
- Ovacık
- Faralya
- Kabak
- Alınca
- Bel
- Gavurdağı
- Xanthos
- Kınık
- Akbel
- Patara
- Kalkan
- Sarıbelen
- Gökçeören
- Çukurbağ
- Kaş
- Liman Ağızı
- Boğazıcık
- Üçağız
- Çayağız
- Myra
- Finike
- Karaöz (Gelidonya Feneri Burada)
- Adrasan
- Çıralı
- Tekirova
- Roman Bridge
- Göynük Yayla
- Göynük
- Hisarçandır
- Çitdibi
- Geyikbayırı
Bu Yol Kaç Günde Yürünür?
Peki yukarıda tüm şehirleri ve durakları anlattığımıza göre, en önemli kısma geçelim : Hangi rotayı yürüyelim ? Tüm yolu baştan sona yürürsek kaç gün sürer ?
Eğer ki, baştan sona Likya Yolu’nu yürümeyi planlıyorsanız, sizin yürüyüş performansınıza bağlı olmakla birlikte ; 21 gün ile 1 ay arasında zaman alıyor diyorlar. Hatta bazı kaynaklarda, 40 günde yürüyenleri gördüm. Bu, tamamen sizin enerjinize bağlı.
Likya Yolu için hangi rotaları ve parkurları öneririm
Şimdi size 3 rotadan bahsedeceğim. Bu 3 rotayı da ister günübirlik yürüyün; isterseniz uzun yürüyüşler yaparak. Kendi deneyimlerime ve gördüğüm manzaralara dayanarak :
- Gelidonya Feneri
- Kaş (Limanağzı)
- Fethiye – Yediburunlar
1. Likya Yolu Rotası : Gelidonya Feneri
Hemen Adrasan’a gelmeden, 14 kilometre kadar berisinde Kara Öz diye bir köy var. Buraya gelip, Gelidonya Feneri’ne mayıs ayında gitmiştim ve o kadar çok keyif almıştım ki anlatamam.
Likya yolu etapları arasında favorilerimden birisi oldu. Bu arada dilerseniz, Kara Öz’e gelmek yerine; Adrasan’dan da Likya Yolu yürüyüşüne başlayabilirsiniz. Zaten heryerde yönlendirme tabelalarını göreceksiniz.
Özellikle Olimpos-Adrasan veya Çıralı tarafında olursanız, mutlaka ama mutlaka Gelidonya Feneri’ne yürüyüş yapın. Burası, Türkiye’nin en güzel manzaralarından birisi olarak seçildi ve sonuna kadar hakediyor.
Plan Yapmadan Önce Mutlaka İnceleyin : Antalya Olimpos
Bu bölgede konaklayacak olursanız, size 2-3 tane konaklayabileceğiniz tesis önereceğim :
- Alaturka Pansiyon Olimpos; Mehmet ve Duygu benim arkadaşlarım. Selamımı söyleyin. Her türlü yardımcı olurlar. Şeker gibi insanlardır. Sabah akşam yemek dahil konaklamaya da, kişi başı 70-80 TL isterler. Olimpos’daki favori yerim.
- Villa Lukka Çıralı; Şöyle güzel bir yerde kalalım, kendimizi şımartalım diyorsanız adresiniz Villa Lukka olsun. Gerçekten de, özellikle çiftlere şiddetle tavsiye ederim.
- Adrasan Papirus Otel; Adrasan’da güzel bir otel. Sahile de oldukça yakın. Buradan, hem Suluada turu yapabilir, hem de Olimpos-Çıralı gibi yerlere de ulaşabilirsiniz. Hatta, dilerseniz Likya Yolu’na da buradan rahatça ulaşabilirsiniz. Şu linkten oteli inceleyebilirsiniz.
2. Likya Yolu Rotası: Kaş
Eğer yolunuz Kaş’a düşerse, size Limanağzı’na doğru yürümenizi öneririm. Kaş merkezden tabelaları takip ederek yürümeye başlayın.
Mutlaka Okuyun : Kaş Tatili İçin 14 Neden
Önce Küçük Çakıl, sonra Büyük Çakıl plajlarını göreceksiniz. Yaklaşık 1-2 saatlik yürüyüş sonrasında ise, Liman Ağzı’na ulaşacaksınız. Burada dinlenip, denizde yüzebilir günün keyfini çıkarabilirsiniz. Şahsen ben bayılmıştım.
Konaklama konusunda, tabiki Kaş’ta da kamp alanları var. Ama ben, otellerde konaklamayı tercih etmiştim. Kaş Otelleri linkinden otelleri görebilirsiniz. Kredi kartına gerek yok.
3. Likya Yolu Rotası: Fethiye-Yedi Burunlar Rotası
Kendi memleketim diye demiyorum ama bu yürüyüşü yapan bir çok kişiden duyduğum : En güzel rotanın Fethiye bölgesinde olduğu yönünde.
İşte şimdi size, nasıl bir rota izlediysem, nerelerde yemek yiyip, nerelerde konakladıysam tek tek anlatayım :
Bu etabı : 2-3 günlük plan yaparak gezebilirsiniz.
Likya Yolu Başlangıç Rotası
Öncelikle, Fethiye’de, yukarıda bahsettiğim başlangıç noktasından (Montana Pine Resort Oteli’nin olduğu yerde) yürümeye başladım. Yaklaşık 1 kilometrelik parkuru yürüyerek, sağ tarafımda harika Ölüdeniz manzarasının keyfini çıkardım.
Fethiye gezisi yapacaklar : Mavi Tur Fethiye Tekne Turu yazımı da sonuna kadar okumalısınız
Burada herhangi bir restoran veya işletme yok. O yüzden, mutlaka yanınızda, yukarıda önerdiğim gibi küçük bir çantanız ve içerisinde yiyecek-içecekleriniz olsun. Ölüdeniz manzarası öylesine güzel ki, insan baktıkça bakıyor ve mutluluktan ölüyor doğrusu.
Ölüdeniz gezi önerilerimi görmek isterseniz Ölüdeniz linkine tıklayarak okuyabilirsiniz.
Kelebekler Vadisi
İster Likya Yolu’nun başladığı yerden yürüyerek Kelebekler Vadisi’ne gidin; isterseniz başlangıç noktasına geri dönüp aracınız ile gidin. Ulaşacağınız noktada, her türlü Kelebekler Vadisi manzarası, eminim sizi de hayran bırakacak.
Kelebekler Vadisi’ne gelince, özellikle yol üstündeki Zakkum Restoran’da soluklanın. Güzel bir gözleme ve ayran keyfi yapın. Gözleme 20 TL, ayran 8 TL.
Kelebekler Vadisi, dünyanın en güzel manzaralarından birisine ev sahipliği yapıyor. Bazı maceraperestler, zaten vadiden aşağıya inip kamp alanında kamp da yapıyor. Ama tepe noktasından aşağıya inmek kolay değil. Aman dikkat edin. En güzel yolu, Ölüdeniz’den kalkan botlar ile Kelebekler Vadisi’ne gelmek.
Eğer manzarayı tepeden izleyelim derseniz ; Karaağaç Yolu ayrımında bir tabela göreceksiniz. Arabanızı sağa parkedin ve uçuruma doğru yürüyün. Kelebekler Vadisi, onlarca büyüleyici rengi ile güzel bir “Merhaba” diyecektir. Detaylıca Kelebekler Vadisi yazımı da mutlaka okuyun ve plan yapın derim.
Faralya Köyü
Eskiden, yani bundan 20 sene önce, köylülerin yaşadığı, turistlerin tek tük uğradığı bir yer iken; günümüzde ülkemizin en güzel manzaraya sahip tesislerine ev sahipliği yapan bir muhit oldu Faralya Köyü.
Kelebekler Vadisi’nden, Faralya Köyü’ne ister yürüyerek; isterseniz aracınız ile ulaşabiliyorsunuz.
Köye ulaştığınızda ise, özellikle gün batımı anında göreceğiniz kırmızı ve turuncu renkleri, denizin bir karış üstünde görünce, yüzünüzde yaratacağı tarifsiz mutluluk belirince, bu yazdığım paragrafları anmanızı ümid ederim.
Faralya Köyü’ne gelince, günü birlik bir gezi yapıyor ve güzel bir otel arıyorsanız ; konaklama için Sea View Resort Faralya güzel bir tercih olacaktır.
Biz burada konakladık. Özellikle çift olarak güzel bir otel önerisi isterseniz bu oteli öneririm. Şu linkten de inceleyebilirsiniz. Oda kahvaltı şeklinde çalışıyorlar. Akşamları ise güzel bir akşam yemeği için 250 TL civarında bir rakam talep ediyorlar.
Kabak Koyu
Faralya Köyü’nde yola devam edince, artık yamaçlara, tepelere ulaşıyorsunuz. Buradan sonra yol yok. Son durak ise Kabak Koyu.
Likya Yolu’nu yürümeye devam etmek için, Hemen Lissiya Otel’in arka kısmından yola devam ederek, Alınca Köyü’ne doğru gidebiliyorsunuz.
Ama bu yol oldukça zor bir yoldur. Biz, Kabak Koyu’nu güzelce fotoğraflayıp, geri döndük. Çünkü yolun ileri kısmı artık dikleşmeye başladı ve gün de sona ermek üzereydi.
Kabak Koyu, ülkemizin en meşhur koylarından birisi. Masmavi denizi, eteklerinde çam ağaçları manzarası, tertemiz havası ve sakin ortamı ile bir çok seyahat severin dinlenmek için uğradığı güzel noktalardan.
Burada, hem kamp alanlarını ücreti karşılığında kullanabileceğiniz tesisler, hem de harika oteller hizmet veriyor. Şimdi ben size, bu önerilerimi de listeleyeyim :
- Lissiya Otel, Türkiye’nin en güzel otellerinden birisi. Özellikle dağın eteğinden görebileceğiniz Kabak Koyu manzarası tarifsiz. Şu linkten oteli inceleyebilirsiniz.
- Kabak Koyu’ndaki sevimli tesislerden bir tanesi de Turan Hill Lounge. Ece Hanım’ın bizzat kendisinin işlettiği bu tesiste, harika bir Kabak Koyu manzarası görmekle yetinmiyor; aynı zamanda ağaç evlerde doğanın içerisinde huzura eriyorsunuz.
Alınca Köyü
Biz, bir gece Faralya Köyü’nde kaldıktan sonra, ertesi gün araba ile Alınca Köyü’ne gittik. Araba ile gittik : Çünkü aradaki yolu yürümek çok kolay değildi ve hava da oldukça sıcaktı. Bu arada, “Alınca Köyü ile Yediburunlar arasındaki rota” en güzel rotalardan birisi olarak biliniyor.
Bu rotada, su sıkıntısı yaşanabiliyor. Bir çok tesis, özellikle mayıs ayından itibaren sularını başka köylerden araçlar ile taşıtarak, gelen misafirlerine anca bu şekilde su verebiliyor.
Ayrıca, bu bölgeye gelirken yollar bazen güzel bazen kötü. O yüzden, 4X4 arabası olanlar rahat ulaşım sağlar. Ama mayıs-ekim döneminde, normal arabası olanlar da rahatça bölgeye ulaşabilir.
Alınca Köyü çok güzel bir köy. Masmavi denizi görerek yamaçlarda yürüyüş yapabiliyorsunuz. Havası da tertemiz. Ama çok fazla ağaç yok. Market de yok.
Bu arada, Yediburunlar’a giderken yolda sarnıçlar var. Eskiden bu sarnıçlara kışın yağan yağmur suyu birikir; yaz aylarında canlılar suyu bu sarnıçtan içerlermiş.
Köy, denizden 700 metre yükseklikte. Hatta köyden 1-2 saat kadar yürüyüş yaptıktan sonra, köyün aşağı kısmında bulunan Cennet Koyu’na inip denize girebiliyorsunuz ama bu yol çok zor diyorlar. Bilginize. Ben, yamaçlardan turkuaz rengi denizin, buğday sarısı sahiller ile buluşmasını izlemekle yetindim.
Hatta bu arada, eğer Alınca Köyü’nde konaklamayı düşünürseniz ya da aç kalırsanız, nerelerde ihtiyaçlarınızı giderebilirsiniz ondan bahsedeceğim :
- Catchy camping diye bir yer var. Burada yemek de yiyebilirsiniz; çadır da kurabilirsiniz, hatta odalarında konaklayabilirsiniz. Sabah ve akşam yemek dahil olacak şekilde : Normal odalar 2 kişilik 500 tl, Bungalov odalar 250 TL, çadır ise kişi başı 80 TL.
- The Edge Otel diye bir tesis var. Burası, gördüğüm en en en güzel tesislerden bir tanesi. Ama bildiğim kadarı ile sadece Airbnb’den rezervasyon yaptırabiliyorsunuz. İnanın bana, eğer ki imkanınız varsa, 1 kez bu tesiste konaklayın. Manzarasını görünce, ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Yediburunlar
Alınca Köyü’nden devam edince, artık Yedi Burunlar denilen bölgeye ulaşıyorsunuz. Burası, batı tarafının tam dönüş noktasında yer alıyor.
Yedi burunlar denmesinin nedeni de; denizde 7 tane burnun olması. En sonuncusu olan burunun tam tepe noktasında ise, harika bir tesis var. Adı, Yediburunlar Light House
İşletmecisi Özgür, iş hayatını bırakıp, buralara gelmiş. Bu tesiste, dünyanın dört bir yanından macera peşinde koşan seyahat severleri ağırlamaya başlamış.
Burası da, benim gördüğüm en en en güzel manzarası olan tesislerden.
Likya Yolu üzerinde yer alan tesise ulaştığımızda, ilk yaptığımız şey gün batımını izlemek. Tesisin, hemen 100 metre ilerisindeki tepeye çıkıp, masmavi denizi ve fıstık gibi gün batımını izlerken hayallere dalmamak içten bile değil.
Bu arada tesiste konaklayacak olursanız; hem yoga yapabileceğiniz bir alan; hem de keyif yapabileceğiniz havuz var. Ayrıca, bildiğim kadarı ile oda fiyatlarına sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dahil.
Eğer ki, buraya kadar gelirseniz, size bir plaj söyleyeceğim. Zaten İnstagram hesabımda paylaşınca yüzlerce mesaj göndermiştiniz Deniz burası nerede diye.
İşte şimdi onu açıklamanın zamanı geldi. Baştan söyleyeyim : O plajın adı yok. Adını ben “Birhayalinpeşinde “koydum. Tesise gelince söyleyin. Onlar size yolu tarif ederler. Ama özetle :
Tesisten aracınızla geri dönün. Dönüş yolunda sola doğru değil de; sağa doğru ilerleyin. Denize doğru yani. Sonra hep aşağıya inin.
Yaklaşık yarım saat sonra o plajı göreceksiniz. Ama mutlaka, 4X4 aracınız olsun. Yoksa inemezsiniz zaten. Ya da tabana kuvvet deyip yürüyeceksiniz. Anca o kadar.
Bu arada plajda tesis falan yok. Yanınıza bolca su, güneş kremi, yiyecek alın. Buraya gelmek kolay değildir. Haberiniz olsun.
Buradan sonra, ister Antalya’ya kadar devam edersiniz; isterseniz Eşen Köyü’ne dönüp, oradan aracınız ile Fethiye’ye 1 saatte ulaşırsınız. Seçim sizin tabi. Ama buraya kadar gelmişken ;
- Saklıkent
- Yakapark
- Tlos Ören Yeri
- Pınara Ören Yeri
- Xanthos Antik Kenti
- Letoon Antik Kenti
- Patara
- Patara Antik Kenti
- Kalkan
- Kaputaş Plajı
- Kaş
gibi çok güzel ve değerli yerleri de görmeden dönmeyin derim. Benim, hepsi de hem tarihi açıdan hem de doğal güzellikleri bakımından hayran olduğum değerli noktalarımdır. Saydığım yerlerin hepsini, 2-3 günde görebilirsiniz.
Fethiye planları yapmadan önce, sırası ile okumanızı önerdiğim diğer yazılarım ;
- Fethiye Gezilecek Yerler
- Mavi Tur Nedir & Fethiye Tekne Turu
- Fethiye’de Nerede Kalınır & Otelleri & Kamp Alanları
- Fethiye’deki En İyi Restoranlar & Nerede Ne Yenir
- Fethiye Nerede Fethiye Nereye Bağlı
Gördüğünüz gibi Likya Yolu gezisi, meşakkatli bir yolculuk olmakla birlikte; en azından görmek için 1-2 günlük kısa yürüyüşlerle de mutlaka en azından bir kez yaşanılası bir deneyim. Hem ekonomik hem de harika bir anı. Tam 535 kilometre boyunca görecekleriniz, hayatınızda göreceğiniz en güzel manzaralar arasına girecektir. Beni, aşağıdaki sosyal medya hesaplarımdan takip etmeyi unutmayın. Hayal edin. Düşün peşine…
Ölüdeniz manzaralı fotoğrafınızı tam olarak nerede çektiğinizi paylaşırmısınız.