Nasıl ekonomik gezilir ! “Ekonomikte, ekonomikten kastın ne ? Kime göre, neye göre ekonomik ?” dediğinizi duyar gibiyim. Anlatayım… Kimine göre günde 100 euro hiçbir şeyken, kimi ise o paraya 3 gün gezer. Ucuza gezmek benim için, gittiğin her ülkenin para birimine ve şartlarına göre değişir. Mesela, balayı cenneti olarak bilinen Bali’de, konaklama için günlük 10 dolar da ödeyebilirsiniz, 1.000 dolar da.
Ulaşım için Norveç’te trene tek yön için 150 euro da verebilirsiniz, ya da yaklaşık 300 Euro’ya 1 ay boyunca geçerli olan ve 30 ülkede geçerli interrail bileti ile sınırsız bir şekilde özgürce Avrupa’nın dört bir yanını gezebilirsiniz. İşte ben size, bu 300 euro ile nasıl daha ucuza gezilir, ya da 10 dolar ödeyerek nasıl aynı şehirde çok daha ucuza konaklayabilirsiniz onu anlatıyor olacağım.
1. Ulaşım
Uçak ; Sanırım en büyük dert. Hele çok uzak diyarlara gidileceği zaman en büyük beladır uçak biletleri. O yüzden her zaman önceden rezervasyon yaptırmalısınız.
Özellikle erken dönemde aldığınız bir bilet normalde 30 dolar iken, yaz sezonunda 50-60 dolar hatta 100 dolar olabilir. Zaten kullanmanız gereken websitelerini size Nasıl Gezilir kısmında detaylıca anlatıyor olacağım.
Birde her daim kredi kartlarının kampanyalarını ve hava yolu şirketlerinin uçuş programlarına üyeliklerinizi yaptırın. Detaylı olarak tek tek anlatmayacağım. Çünkü zaten “Sıkça sorulan sorular” kısmında 5. kısımda anlattım. Ayrıca uçak biletlerini nasıl bedavaya aldığımı “En iyi Uçak bileti Arama Motorları” yazımda tek tek anlattım.
Tren ; Ülkelere ve bölgelere ait tren programlarını takip EDECEKSİNİZ. Bu gitmeden önce bilmeniz gereken en önemli nokta.
Mesela, Avrupa’da gezecekseniz ve uzun bir seyahat planlıyorsanız, interrail bileti almanızı tavsiye ederim. Bu bilet sayesinde sadece 1 kez para ödeyerek 1 aya kadar istediğiniz kadar istediğiniz trenle seyahat edebilirsiniz.
Ya da Japonya’ya gidiyorsanız ve 1 haftadan uzun kalacak ve ulaşımınızı trenlerle sağlayacaksanız, o halde JR Pass diye bilinen ve tüm ülkedeki tren hatlarında geçerli olan tek bir biletle, ulaşımınızı daha konforlu ve daha ucuza mal edebilirsiniz.
Interraile ait her türlü bilgiyi yazdığım yazıya İnterrail Nedir bağlantısına tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Otobüs ; Şehirlerarası-ülkelerarası ulaşımda otobüs yolculuğu genelde en ucuz ulaşım aracıdır (Mesela Balkan ülkelerinde veya Japonya’da) Bilmeniz gereken tek şey, 2 nokta arasında ne kadar sürede ve ne kadar ücrete katlanmanız gerektiğidir.
Çünkü, mesela Japonya’da Kyoto-Tokyo arasını trenle 100 dolara 3 saat gibi bir sürede, dünyanın en hızlı ve lüks trenleri olan Shinkansen trenleri ile gidecekken, otobüsle daha ucuza yaklaşık 30 dolar gibi bir rakam ödeyerek 9 saatte gidebilirsiniz. İşte bilmeniz gereken tek şey, gideceğiniz ülkeye ait ayrıntılı bir şekilde ulaşım araçları ve ücretleri bilgisidir.
Özetle; erken veya son dakika almak kaydıyla özellikle Avrupa’da seyahat ediyorsanız www.ryanair.com gibi sitelerden uçak biletini ucuza alma şansınız yüksek olabiliyor.
Şehiriçi ulaşımda ise gittiğiniz ülkeye veya şehre göre birçok opsiyon bulunmaktadır. Asya ülkelerinde şehiriçi ulaşımda motosiklet gibi bir alternatif de varken, özellikle adaları motorsiklet ile gezmenizi tavsiye ederim.
Keyfi paha biçilemez ancak hava koşullarını da dikkate almanızda yarar var. Bu yüzden gideceğiniz ülkenin ulaşım şartlarını gitmeden önce detaylı araştırmakta yarar var.
Ayrıca, ucuz havayolu firmalarının listelerini de Yararlı websiteler kısmında belirtiyor olacağım. Bunlara ilaveten özellikle kredi kartlarının kampanyalarını takip etmenizi öneririm. Ben genellikle Yapı Kredi Bankasının Adios kartını ve Ing Bank’ın Pegasus kartını kullanıyorum.
2. Konaklama
Daha önce de belirttiğim gibi, bütün şehirler için yazdığım yazılara tıkladığınız zaman, o yazıya ilişkin harita, direk o şehrin merkezine atılmıştır. Konaklama tercihlerinizi bu pin’e göre yapmanızı tavsiye ederim.
Konaklama için otel yerine hostel veya ev kiralama yöntemi olan airbnb ya da gittiğiniz yerde hiç tanımadığınız birisinin evinde herhangi bir ücret ödemeden misafir olma yöntemi olan couchsurfing ile de konaklayabilirsiniz.
Unutmayın, konaklamaya ne kadar az harcarsanız eğlenceye bir o kadar daha ayırmış olursunuz. Yararlı websiteler kısmında yararlandığım konaklama sitelerini tek tek açıkladım. Ama mutlaka beklentilerinize göre konaklama işlerinizi halledin derim.
Çünkü, bir çoğunuz sırf macera olsun diye sahilde yatıp yıldızları izlemeyi tercih ederken, bazılarınız da Bali’de bulunan ve geceliği 1,000 TL’nin altında yer bulamayacağınız o balayı resortlerinde kalmak isteyebilirsiniz. İşte bu işler tamamen hayata bakış ve ekonomi ile ilgilidir. Ama benim size tek tavsiyem, yeter ki gidin. Vallahi kalacak yer çok önemli değil…
3. Yeme-içme
Marketlerden alışveriş yapın. Alın yiyeceklerinizi atın kendinizi sahillere, parklara, sokaklara. Hayat sokakta. Ama gittiğiniz ülkeye-şehre özgü ne var ise, onu sakın yemeden de dönmeyin. Küçük sokak köşelerinde bulunan kafelerde, özellikle Avrupa’da, envai çeşit tatları tadın.
Ama hiçbir zaman en merkezdekini değil de arka sokakları tercih edin. Gittiğiniz yerler genellikle turistik yerler olacağı için en pahalı yerler hep cadde üstündedir. Zaten sizin gibi bir çok gençte sokaklarda veya parklarda yemek yiyor olacaktır. Ayrıca bir çok markette satılan yiyecekler ucuz olmakla birlikte, çokta lezzetlidir.
Mesela Japonya’da 7/11 marketlerinden hergün suşi alırdık ve inanın bir çok restoranın yaptığı suşiden daha lezzetli olurdu. O yüzden böyle şeylere çok takılmayın.
İlla gidince 300 euro’ya şarap açtırıp, kız arkadaşınıza gösteriş yapıp sonraki 51 hafta gelecek tatilinizi bekleyeceğinize, gidin 10 euro’ya şarap için ama 4 hafta gezin.
1 şişe şarap sizin hayatınızı, 2. kadehten sonra çok etkilemez ama göreceğiniz bambaşka bir şehir, bir din, bir kültür size 1 kadeh şarabın vereceği mutluluktan ve kişisel tatminden çok ama çok daha fazlasını verir…
4. Gece Hayatı-Eğlence
Altın kural: Evde için öyle gidin. Özellikle bizim ülkemizde alkol o kadar pahalı ki, artık içmesek de olur modundayız. Ama yurtdışında gayet ucuz.
Gerçi onlara sorsanız hala pahalı ama bizim açımızdan ucuz. (Mesela Rusya’da bir şişe vodka neredeyse buradaki bir bira parasına ) Ancak, gece kulüplerinde fiyatlar, işin içine hizmet girince, hemen hemen aynı paraya denk gelir.
Bu yüzden gece kulüplerinde içmektense, önce evde için sonra atın kendinizi sokağa. Zaten sokak sizi yeterince eğlendirecektir.
Ayrıca, ülkeye girmeden önce, gideceğiniz ülkedeki alkol fiyatlarını bildiğinizi farzederek, havalimanları veya sınır kapıların yer alan Duty Free’leri ziyaret edip, limitleriniz kadar alkol alıp daha sonradan kendinizi sokağa atmanızı öneririm. İlk Interrail yaptığım zamanlarım aklıma geliyor da amma mezarcıymışım…
5. Müze,tarihi yapılara ziyaret
Genellikle çoğu şehirlerde, bildiğiniz bizim müze kartı gibi şehir kartları vardır. Bu kartlar tourist information (Turist ofisleri)’larda satılır.
Bu kart sayesinde sadece müze, tarihi yapılar v.s’i ziyaret etmekle kalmaz aynı zamanda şehir içi toplu taşımalarda, restoranlarda ve otellerde gayet ucuza konaklayabilirsiniz. Gitmeden önce öğrenci iseniz kesinlikle öğrenci kartınızı yanınızda götürün.
Özellikle Avrupa’da çoğu müze ve turistik yerlere yarı fiyatına hatta bedavaya giriş yapabilirsiniz. Euro’nun bu kadar pahalı olduğu bu günlerde ucuza gezmek için her yol mubahtır.
Bunlar şimdilik söyleyebileceğim ana yöntemler. Özellikle yararlı websiteleri kısmında bu zamana kadar yararlandığım bütün websitlerini anlatıyor olacağım. Seçimlerinizi bütçenize göre yapın, eğlenceyi ön planda tutun. Şimdiden iyi eğlenceler..