Coron’da Gezilecek Yerler
Coron’da nereler gezilir ? Ben yaklaşık 2 gün süren ziyaretimizde, Coron Adasında gezilecek yerler noktalarını, Coron’da neler yaptığımızı ve diğer adalara yaptığımız turları rota halinde kısaca özetleyeyim. Ayrıca Coron adası hakkında genel bir bilginiz olması açısından, tekne ile yaptığımız rotayı da ekledim.
Yurtdışında nasıl ucuza uçak bileti bulduğumu, hangi arama motorlarını kullandığımı “En İyi Uçak Bileti Arama Motorları” yazımda tek tek anlattım. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
1. Central Market
Otele herşeyimizi bırakıp şehir merkezine geliyoruz.Önce Central Market’in içerisinden geçerek kıyı kesiminde yürüyoruz. Burası adanın pazarı. Ne ararsanız var. Özellikle hediyelik eşya almak için güzel bir yer.
Yurtdışında nasıl ekonomik konakladığımı, ucuza otel-hostel ve ev kiraladığımı, “Ekonomik otel arama motorları” yazımda satır satır anlattım. Mutlaka bir göz gezdirmenizi tavsiye ederim.
2. MT Tapyas
Gün batımını kaçırmak gibi bir niyetim yok. Gün batımını izlemek için ise bu tepe en iyi nokta olarak notlarımın içerisinde yer aldığı için, bir tricyles kiralıyoruz ve bizi bu tepeye götürmesini rica ediyoruz.
Öncelikle Coron Adası videomu sonuna kadar izleyip, Youtube kanalıma mutlaka ücretsiz abone olmanızı öneririm
Aslında ilk başta bizi direk tepeye çıkarıp şehri tepeden izlememiz için en son noktaya çıkaracağını sanıyoruz.
Ama indiğimizde yanıldığımızı anlıyoruz. Meğer sizi merdivenlerin başladığı yere bırakıyormuş. Burdan sonra yaklaşık 700 basamak çıkıp, akşam üzeri muhteşem gün batımı eşliğinde şehri izliyoruz. Nefes almayı özlemişim.
3. Ada Turları
Coron Adasında gezilecek yerler demek, adalara düzenlenen turlar demektir. Resiflerin,adaların ve de Kayangan Gölü’nün olduğu turu yapmaya karar veriyoruz.Çünkü çok farklı tur paketleri var. Bizim niyetimiz direk Kayangan Gölü olduğu için direk o turun olduğu paketi satın alıyoruz.
Unutmadan 1 gün önceden tüm rezervasyonlarınızı yaptırın. Sabaha bırakmayın. Aksi takdirde yer bulamayabilirsiniz. Birde, şnorkel kiralayın. Teknede olmayabiliyor. Oraya kadar gidip resiflere dalamazsanız, inanın dünyanız başınıza yıkılabilir.
Aşağıda bizzat çektiğim ve eklediğim vidyoyu izlerseniz ne demek istediğimi anlarsınız.
Daha önceden belirttiğim gibi, bu adadan kalkan teknelerle, turlara katılmak için bu adaya geldik. 2 tane çok önemli tur var. Bir tanesi A paketi bir diğeri B paketi.
Ama firmadan firmaya değişiyordu bu paketler. O yüzden ben yinede gidilmesi gereken başlıca adaların isimlerini söyleyeceğim. Siz, satın alacağınız turda bu adaların isimlerinin olduğuna dikkat ederek turları almalısınız.
En güzel noktalar şunlar ; Kayangan Gölü, Baraccuda Gölü, Twin Lake,Banol Beach. Bunların olduğu paketleri aldığınız zaman size hayatınız boyunca unutamayacağınız 2 gün yaşayacağınızı temin ederim. Unutulmazdan ne demek mi istiyorum ? Aşağıya bizzat çektiğim videoyu ekledim. İzleyince ne demek istediğimi anlarsınız.
Sabah 9’da bileti aldığımız ofiste buluşuyoruz. Tekneler genellikle 8-10 kişi oluyor. Turlara yemek dahil. Fiyatı 650 peso.Teknemiz oldukça farklı milletlerden güleryüzlü insanlarla dolu. “Salamanat” yani “Merhaba” diyerekten herkese selamımızı veriyoruz. Teknenin en önüne kurulup, hemen telefon elimde tetikte bekliyorum. Teknenin motorunun çalışmasıyla beraber kalbim daha da hızlı atıyor.
Yaklaşık yarım saat sonra llk durağımız CYC adasına varıyoruz. Denizin ortasında küçücük bir ada. Bildiğiniz un gibi kumları olan ve etrafı muzzam resiflerle çevrili bi yer. Kelimeler kifayetsiz…
Bu adaya ilk biz varıyoruz. 30 dakika geçmeden onlarca tekne geliyor. Bütün tekneler yanlardan ağaçlar ile dengesini sağlayan ve alt tarafı hemen hemen düz tarzda. Bu sayede adaları ve resifleri gezerken suyun üzerinden kayarak gidiyorlar ve yanlarda bulunan ağaçlar sayesinde dengede kalabiliyorlar.
Yaklaşık 1 saat bu adada kalıyoruz. Muhteşem resiflere dalış yaparken kendimizi kaybediyoruz. Bu arada resiflere dalarken mutlaka dalış ayakkabısı giymelisiniz. Aksi takdirde yorulduğunuzda dinlenirken taşlara ayaklarınızı basıp kesilmesine neden olabilirsiniz. Birde resiflere basmamak için lütfen elinizden geleni yapın. Resifler oldukça hassas canlılar oldukları için dokunur dokunmaz zarar görebiliyorlar.
Öğleye doğru adadan ayrılıyoruz ve bir sonraki durak olan ve adını hatırlayamadığım bir yere gidiyoruz. Burası öğle yemeğinden önceki durağımız ve muhteşem resiflerin olduğu bir yer. Yaklaşık 1 saat burada dalıyoruz. Gördüğümüz manzaralar karşısında iyiki gelmişiz diyoruz. Her bir noktası daha da güzel. İnsanın sudan hiç çıkası gelmiyor. Envai çeşit renklerden deniz canlılarını, balıkları görüp, peşlerinden yüzüyoruz.
Bu muhteşem resiflerde daldıktan sonra sıra geldi öğle yemeği için bir sonraki durağımız olan Banol Beach’e gitmeye. Her zaman ki gibi yine şaşkınlıklar içerisinde muhteşem bir sahile ulaşıyoruz. Her gittiğimiz yer bir öncekinden daha da güzelleşiyor.
Derken sahilde kurulu olan masalarda öğle yemeğimizi yemek için teknelerden iniyoruz. Hayal gibi bir yer burası. Küçücük bir sahil. Köşede tek odalı olduğunu öğrendiğimiz ve kiralık olan bir işletme. Yanıbaşında masalarımızın kurulu olduğu ve üzeri kapalı tam uyku çekmelik bir baraka.
Normalde turlarda verilen yemekleri hiç sevmeme rağmen bu tur ve hatta Filipinler’de katıldığımız hemen hemen bütün turlarda verilen yemeklere bayılıyorum. Ülkenin yemek kültürü hiç iyi değil ama şu adalarda verilen yemekler tarifsiz.
Öğlen yemeğinde et-tavuk-balık seçenekleri ve salata-pilav eşliği sonunda, meyve olarak da mango yiyerek muhteşem bir tatilin keyfini sürüyoruz. Sahilde biraz dolaştıktan sonra dayanamayıp kendimizi yine denize atıyoruz.
Biraz denizde yüzdükten sonra 1 gibi buradan ayrılıyoruz. Kayangan Gölü’nden önceki son durağımıza geliyoruz.Vallahi doğrusunu söylemek gerekirse, Hem Coron’da hemde bir sonraki durağımız olacak olan El Nido şehrinde ziyaret ettiğimiz beli başlı adalar dışında kalan durakların isimlerini hatırlamıyorum. O kadar büyüleyici adalardı ki, anın tadını çıkardım. İsimlerine dikkat bile etmedim.
Bu ada da oldukça güzel resifler vardı. Suyun rengini ve havanın güzelliğini tarif etmem imkansız. O yüzden elimden geldiğince fotoğraflar ile durumu açıklamaya çalışayım.
Yaklaşık 1 saat dalış yaptıktan sonra çok uzun zamandır hayalini kurduğum yere, Kayangan Gölü’ne gitmek üzere ayrılıyoruz. Hem Coron hem de El Nido’da bolca gördüğümüz kireçtaşından oluşan kayalıkları izleyerek Kayangan Gölü’ne ilerliyoruz.
Koya girerken zaten geldiğinizi tekne kalabalığından anlıyorsunuz. Sahilde inip, yaklaşık 300 basamak çıkarak adanın gözetleme noktasından tarifsiz bir manzaraya şahit oluyoruz.
Onca zaman dergilerde kapak sayfalarına konu olan bu manzaraya bakıp bakıp ah çektikten sonra buraya gelip aynı noktadan baktığım manzaranın karşımda olmasının heyecanını tarif edemem.
Tepede fotoğraflarımızı çektikten sonra, tepenin arka kısmında yer alan göl kısmına ilerliyoruz. Aslında asıl Kayangan Gölü burası. Ama gölün girişinde yer alan yukarıdaki fotoğrafın olduğu bölge daha güzel olduğu için, asıl gölün olduğu kısım herkes tarafından daha az biliniyor. Filipinler’in en temiz gölü olarak biliniyor burası.
Yaklaşık olarak 2 saat Kayangan Gölü’nde yüzüyoruz. Heryerde asyalı turistlerin kahkahalarını ve eğlenceli konuşmalarını dinleyerek nereye geldiğimizi düşünüp, ayaklarımı suya sokuyorum.Derin bir nefes alıp, başlıyorum şükretmeye.Manzara muhteşem…
Bu arada Coron Adasında yaklaşık 8 tane göl bulunuyor.Ama hepsine giriş izni yok. O yüzden belli başlı olanlara gidebiyorsunuz. Gölde 2 saat kadar takıldıktan sonra artık şehir merkezine dönme vakti.
Akşamüzeri 4 gibi şehir merkezine muhteşem anılarla geri dönüyoruz. 10,000 km yol yaptığımıza kesinlikle değdiğini düşündüğüm ve hayatıma kazınan muhteşem bir turun ardından rahatlamak üzere sıcak su kaynağı ile meşhur olan Maquinit Hot Spring’e gidiyoruz.
4. Maquinit Hot Spring
Tekne şehir merkezine yanaşır yanaşmaz, hemen bizi karşılayan motorlardan bir tanesine 400 peso ödüyoruz ve dünyada sayılı tuzlu kaplıcalardan bir tanesi olan Maquinit Hot Spring’e götürmesini rica ediyoruz. Yol yaklaşık 30 dakika sürüyor ve Coron adasının muhteşem köylerinin içerisinden geçerek ulaşıyoruz. Günün yorgunluğunu atmak için sıcacık suda kendimizi kaybediyoruz.
2 Günlük Coron Adasında Gezilecek Yerler maceramız böyle güzel geçmiş, artık Filipinler’de görülmesi gereken en güzel yerlerden birisi olan El Nido’ya yol alma vakti gelmişti. El Nido Gezi Rehberi yazım ile devam edebilirsiniz.