Kuşadası Gezi Rehberi (Detaylı)

Kuşadası gezilecek yerler listesine baktığımda şunu söyleyebilirim ki, gün batımındaki güzelliğiyle Kadınlar Denizi, sakinliğiyle de Güvercinada, en sevdiğim noktalar arasına girdi. Bir de gezerken beni çok şaşırtan Mikro Minyatür Müzesi’yle karşılaştım. Ve inanılmaz etkilendiğimi söyleyebilirim. Neden bu kadar şaşırdığımı aşağıda anlattım merak etmeyin. Ayrıca Kuşadası tatiline çıktığınızda nereleri görebilirsiniz, neler yiyebilirsiniz ve nerelerde konaklayabilirsiniz, hepsinden bahsettim. O zaman detaylı Kuşadası gezi rehberimize başlayalım :

1. Kuşadası Gezilecek Yerler

Kuşadası, hem Ege Bölgesi’nin en önemli tatil lokasyonu, hem de Türkiye’nin ilk turizm merkezi olarak geçiyor. Mesela ülkemizdeki ilk kruvaziyer gemi turizmi, Kuşadası’nda başlamış.

Son dönemlerde turizm popülaritesi biraz azaldı diyorlardı ama ben temmuz 2019’da ziyaret ettiğimde turizmin canlı olduğunu gördüm.

Bu yüzden Kuşadası gezilecek yerler listemi sizinle paylaşarak nerelere öncelik verebileceğinizi anlatmak istedim.

Kuşadası’nda gezilecek yerler sadece şehrin içinde değil, çevresinde de harika noktalar bulunuyor

Gezilecek yerlerin büyük çoğunluğu, merkeze yakın yerlerde bulunuyor. Sadece Dilek Yarımadası Milli Parkı’na merkezden araçla 30-40 dakikada gidiyorsunuz.

Ben kafanız karışmasın diye; merkezde yürüyerek gezebileceğiniz yerlerden başlayıp, uzak olan yerlere doğru liste yaptım. Öncelikle Kuşadası’nın en önemli görülecek yeri Güvercinada’dan başlayalım :

Güvercinada

Gezinizin ilk gününe, benim gibi erkenden Kuşadası’nın sembolü Güvercinada’ya gelerek başlayabilirsiniz. Çünkü adanın en güzel saatleri, sabah ve gün batımında oluyor.

Adanın en güzel avantajı ise, merkezden yürüye yürüye 10 dakikada ulaşılabiliyor olması… Güvercinada, eski zamanlarda yapılmış bir kaleye ve etrafını çeviren surlara sahip.

Eskiden kara bağlantısı yokmuş ama sonradan Yılancıburnu’ndan getirilen taş ve kayalar ile adaya kara bağlantısı yapılmış. Bu bağlantı ile geçebileceğiniz Güvercinada’da şunları yapabilirsiniz :

• Adaya yürürken yolun başındaki küçük koyda ücretsiz olarak havlunuzu serip yüzebilirsiniz. (deniz taşlı)
• Yürümeye devam ettiğinizde yan yana dizilmiş birçok tekne ile günübirlik Kuşadası tekne turuna çıkabilirsiniz. (fiyatlar, kişi başı yemek dahil 50 TL’den başlıyor)
• Bu tekneleri geçince belediyenin Güvercinada Cafe ve Plajı’nda takılabilirsiniz. (şezlong kişi başı 15 TL, şezlong kiralamasanız da ücretsiz plajı kullanabilirsiniz)

Kuşadası Güvercinada’yı hem sabah saatlerinde hem de gün batımına yakın görmenizi tavsiye ederim

• Plajı kumsal olarak hayal etmeyin. Çünkü adanın etrafını çevreleyen ve merdivenlerle inilip denize girilen bir yer. Ama farklı ve bakımlı, kesinlikle tercih edilebilir.
• Bu cafe ve plajı geçtiğinizde adayı ücretsiz olarak gezebilirsiniz.
• Adanın tepesindeki kalenin içerisinde, Kuşadası Kavaklı Burun Koyu’na vuran Uzun Balina’nın iskeletini inceleyebilirsiniz. Hikayesi oldukça ilginç. (İçeride hikayesini okuyabileceğiniz bilgiler mevcut)
• Kalenin etrafındaki; Barbaros Hayrettin Paşa heykelini, korunan bitki ve ağaçları ve birçok kuş yuvasını görebilirsiniz.
• Son olarak, tepeden mükemmel manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

Gittiğinizde etrafı gayet bakımlı ve temiz bulacaksınız. Bu durum, benim çok hoşuma gitti. Belediye, son düzenlemeler ile güzel bir iş çıkartmış.

Böyle olunca, gezerken daha huzurlu oluyor insan. Bir de Güvercinada’ya gün batımına doğru çıkmışsanız, Kuşadası gözünüze daha bir güzel görünüyor.

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı

Güvercinada’dan sonra, Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı ile başlayıp, yürüye yürüye merkezdeki noktaları gezelim diyorum.

Burası, zamanında Sadrazam Öküz Mehmet Paşa tarafından yaptırılan tarihi bir kervansaray.

Kervansarayın dikdörtgen tasarımlı avlusuna girince sanki küçük bir iç kaleye adım atmış gibi hissediyorsunuz. Avluda mükemmel bir huzur hakim.

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı’nın işte böyle huzurlu bir atmosferi var.

İki katlı olan kervansarayda gezmek, normalde ücretsiz ama ben gittiğimde üst katta Leonardo da Vinci’nin İcatları Sergisi vardı ve girişi 25 TL’ydi.

Siz de Kuşadası’nda Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı’nı ziyarete gelirseniz, böyle bilim-sanat ve kültür odaklı sergi ya da tanıtımlara şahit olabilirsiniz.

Bu güzel tarihi yapıyı ziyaret ettikten sonra Kusadası’nda alışveriş yapıp bir şeyler yiyebileceğiniz çarşıda dolanalım :

Kuşadası Çarşı / Kaleiçi Camii

Kervansaraydan çıktığınızda hemen yan taraf Kuşadası çarşısı oluyor. Yukarıda “alışveriş yapabileceğiniz bir yer” dedim ama aslında yüksek fiyatlardan dolayı sadece turistler bir şeyler alıyor gibi geldi bana.

Belki de sezonda gittiğim için durum bu şekildedir, bilemiyorum. Fakat alışveriş yapmasanız da gezmek keyifli oluyor.

Özellikle akşamları ortamı daha canlı bulabilirsiniz. Etnik kıyafetlerden tutun, halıcılar, hediyelik eşya satan dükkanlar, kuyumcular ve oturup dinlenebileceğiniz cafelere kadar her şey var.

Kuşadası çarşısında alışveriş yaparken mola verip bir şeyler yiyebileceğiniz yerler de bulunuyor

Çarşıda dolaşırken Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı ile aynı zamanda yapılan tarihi Kaleiçi Camii’yi de görmenizi tavsiye ederim.

Kaleiçi Camii, Kusadası’nın en görkemli camisi olmasının yanında, muazzam atmosferiyle de huzur verici. Bu güzel hislerle birlikte, gezimde beni en çok etkileyen müzeye doğru gidelim şimdi de :

Mikro Minyatür Müze

Türkiye’nin tek Mikro Minyatür Müzesi, 17. yüzyılda yaptırılan tarihi Kale Kapısı’nda yer alıyor. Ve kesinlikle uğranılması gereken bir yer. “Neden?” derseniz :

Müzede gördüğünüz eserler, Gubari hat sanatı ile yapılıyor. Bu sanat, mikroskopla görebileceğiniz küçüklükteki yazıları yazma sanatı ve inanılmaz sabır gerektiren bir iş.

Dünya’da bu nadide sanatın birkaç temsilcisinden biri, Necati Korkmaz. İşte bu müzedeki muazzam eserler de Korkmaz’a ait. En önemli eseri, mikroskopla inceleyebileceğiniz, saç kılı üzerine yazdığı Arapça besmele…

Mikro Minyatür Müzesi’nde, fotoğraf eserlere zarar verdiği için uzaktan çektim

Ayrıca Dünya’nın en küçük çinileri, porselen biblosu ve Kuran-ı Kerim’i de Necati Korkmaz’ın müzede inceleyebileceğiniz eserleri arasında yer alıyor.

Eserleri incelerken şaşkınlığınızı gizleyemiyorsunuz. Çünkü sadece 1 mm. boyutundaki bitin bateri çalan halini, iğne dilindeki Atatürk imzasını, saç teli üzerinde yürüyen ip cambazını görmek, bu sanatın ne kadar hassas bir çalışma gerektirdiğini ispatlıyor.

Bu eserlerin her birini yapmak, aylar, hatta yıllar sürüyor. Bu yüzden sergiyi gezerken bilinçli gezmekte fayda var. Mesela fotoğraf çekimi eserlere zarar veriyor. Ben blog için sadece uzaktan bir  fotoğraf aldım.

Bu arada müze girişinde, kabak çekirdeği üzerine ya da Hindistan’dan gelen kolyelerin üzerine yapılan çalışmaları alabiliyorsunuz. Necati Korkmaz yapıyor. Fiyatları da 50-750 TL arasında değişiyor.

Müzeye giriş şuan ücretsiz (2019). Ama yakın zamanda 5-10 TL gibi bir ücreti olacakmış. Bence böylesine zahmetli bir sanatı incelemek için az bile…

Balık Pazarı

Tekrar kervansarayın olduğu tarafa yürüdüğünüzde, hemen karşıda, güvertede, Balık Hali’ni göreceksiniz. Buradaki mekanların birçoğu Kusadası’nın eskilerinden.

Bu mekanların içerisindeki Balıkçılar Kahvesi’ne uğrayıp manzaraya karşı gözleme yemenizi tavsiye ederim, meşhurdur. (fiyat 13-27 TL arası)

Yine çok eski salaş mekanlardan biri, meydandaki Gayret Restaurant. Bu restoranın diğer balıkçılardan farkı, sabah 8’den öğlen 14:00’a kadar devam eden sulu yemek hizmetinin bulunması.

Bu söylediğim yerler, biraz daha uygun. Eğer akşam deniz kenarında keyif yapmak isterseniz, Kuşadası’nın en eski balıkçılarından Toros Restaurant ya da Kazım Usta Restaurant’ı tercih edebilirsiniz.

Kadınlar Denizi

Şimdi merkezden araçla 10 dakika kadar uzaklaşalım ve meşhur Kadınlar Denizi’ne doğru gidelim. Burası, güneşin direk denizin içine battığı mükemmel bir halk plajı.

Turistik plaj olduğu için gündüz çok kalabalık. Tavsiyem, gün batımına yakın gitmeniz. Hem daha sakin oluyor hem de yumuşacık kumun içinde güneşin son ışıklarına doğru yürümek, acayip huzur veriyor.

600 metre uzunluğa sahip Kadınlar Plajı hakkında diğer merak edilenleri ise hemen aşağıda cevaplayım diyorum :

Kadınlar Denizi’nde gün batımının huzur, anlattığım kadar var değil mi?

• Kadınlar Denizi ismi nereden geliyor : Önceden şehrin tenha yerinde olduğu için kadınlar çok tercih edermiş. Bu yüzden ismi Kadınlar Denizi olarak kalmış. Diğer adı da Ladies Beach.
• Kuşadası Kadınlar Denizi kaç km : Merkezden yaklaşık 2,5 kilometre, yani araçla 10 dakika.
• Kadınlar Denizi ücretli mi : Hayır, ücretsiz bir halk plajı. Sadece 2 şezlong 1 şemsiye kiralarsanız, 20 TL. Ama kendi havlunuzu serip de rahatça takılabilirsiniz.
• Duş, kabin var mı : Ücretsiz duş ve soyunma kabini var. Hatta bebek bakım odası bile bulunuyor. Sadece tuvalet için 1 TL ödüyorsunuz. Kumsalda büfeler bulunuyor. Hatta fiyatlar çok uygun.
• Denizi nasıl : Çok sığ. 50 metre yürüseniz bile boyunuzu aşmıyor. Ayrıca sırf kum.
• Etrafında neler var : Plajın arka tarafında restoran, cafe bar, market, ATM gibi imkanlar var. Hatta bölgenin otelleri çok meşhur. Şu linkten otelleri inceleyebilirsiniz.

Gelelim Kadınlar Denizi kadar güzel gün batımına sahip Soğucak Köyü’ne :

Soğucak Köyü

Size Kuşadası’nı olduğu gibi seyredebileceğiniz ve mükemmel bir gün batımı manzarasına şahit olabileceğiniz bir yer daha önermek istiyorum : Kuşadası Soğucak Köyü.

Burası, merkeze 12 km uzaklıkta olan küçük bir köy (araçla 20 dk). Konumu itibariyle toprakları çok bereketli. Zaten bu sebeple antik çağdan itibaren değerli bir bölge olmuş.

Ben 2019 temmuz ayında gittiğimde Gün Batımı Festivali ile karşılaştım. Gün batımına doğru; yöresel yemekler, el sanatları standları ve halk oyunları gibi etkinlikler vardı.

Organizasyonu yeterli bulmadım ama eğer biraz daha geliştirilirse, daha iyi bir festivale dönüşeceğine inanıyorum. Buradaki gün batımı otellerinde 1 gün kalmak isterdim ama vaktim kısıtlı olduğu için gezime kaldığım yerden devam ediyorum :

Davutlar

Davutlar, Kuşadası milli parka giderken uğrayabileceğiniz bir tatil beldesi. “Tatil beldesi” dememin en büyük sebebi, çok fazla sahil sitesinin bulunması…

Davutlar’da ne yapılır diyenler için hemen anlatayım : Öncelikle Kusadası merkezden Davutlar’a doğru giderken Oleatrium Zeytin ve Zeytinyağı Müzesi‘ni gezip zeytinin tarihteki değişimine tanık olabilirsiniz.

Davutlar Değirmen Çiftliği’nin çok huzurlu atmosferi…

Tabii müzenin hemen yanındaki Değirmen Çiftliği’ne de mutlaka uğrayın derim. Burası, organik marketi, restoranları, cafeleri, hayvanları ve tarımsal üretim alanı olan geniş bir çiftlik.

Değirmen’de güzel bir mola verdikten sonra, Sevgi Plajı’nı da görebilirsiniz. Piknik yapıp çadır kurabileceğiniz, bisiklet sürüp yürüyebileceğiniz alanları mevcut. Sahili sırf kum. Özellikle sabah saatlerinde daha sakin oluyor.

Davutlar’ı dolaştıktan sonra doğasını çok sevdiğim milli parka doğru gidelim şimdi :

Kuşadası Milli Parkı

Kuşadası’na geldiyseniz, mutlaka Dilek Yarımadası’na uğrayın. Burası, 1994 yılında milli park ilan edilen ve yaklaşık 28 bin hektarlık yüz ölçümüne sahip olan doğal bir alan.

Dilek Yarımadası’nda tam 256 kuş türü yaşıyor. Ayrıca yaban domuzu, vaşak, sırtlan gibi birçok hayvan da milli parkın ev sahibi. Hatta yaban domuzları koylara kadar iniyor. Ama korkmayın, zararsızlar. Yavrularıyla birlikte sürü halinde dolaşıp gidiyorlar.

Kısaca Kuşadası milli park koylarından da bahsedeyim hemen. Milli parka giriş yapınca sırasıyla; İçmeler, Aydınlık, Kavaklıburun ve Karasu Koyu ile karşılaşıyorsunuz.

Aydınlık Koyu’nun denizi diğerlerine göre daha temiz, ortamı da çok düzenli. Arka kısımda çadır kuran günübirlik kampçılar var. En kalabalık koy, İçmeler.

Milli parkın 4 koyu içerisinde en sevdiğim : Aydınlık Koyu

Çünkü bu koy, deniz alternatifinin yanı sıra, piknik yapmak için de çok müsait. Ama mangalcıları uyarayım : Milli parkta ateş, tüp ve mangal yakmak YASAK. 

Tüm koylarda tuvalet, soyunma kabini ve duş imkanı var. Hatta büfe tarzında yerler de bulunuyor (2019 temmuzda kapalıydı ama açılacaktı). Koylarda vakit geçirdikten sonra şunları da yapabilirsiniz :

• Milli park seyir teraslarında fotoğraf çekilip manzaranın tadını çıkarabilirsiniz (parka girdikten sonra ara ara sağ tarafta göreceksiniz),
• Birkaç farklı trekking rotasını deneyimleyebilirsiniz. Özellikle Eski Doğanbey rotasında yürümek, çok keyifli diyorlar (15 km).
• Milli park içinden yürümeseniz bile aracınızla Eski Doğanbey Köyü’ne uğramanızı tavsiye ederim. Burası, taş evlerin olduğu eski bir Rum köyü. Ve inanılmaz huzurlu.
• Milli park çıkışında Zeus Mağarası’nı görebilirsiniz. Bu doğal mağaranın içinde küçük bir göl var (Aslında göle girmek tehlikeli ama birçok insan yüzüyor. Palet ile suya dalanı bile gördüm).

Milli parkta yapılacaklar bu şekilde. Son olarak giriş ücreti detaylarından bahsederek, Kusadası’nda başka nerelerde denize girebileceğinizden bahsedeyim :

• Kuşadası Milli Park giriş ücreti (2019) : Yaya ve bisiklet 6 TL, motor 9 TL, otomobil 18 TL (HGS varsa direk geçiyorsunuz)
• Giriş – çıkış saatleri : 08:00 – 19:00
• Milli parka nasıl gidilir : Yaya olarak gelmek zor. Çünkü koylara epey yürümeniz gerekiyor. Araç varsa, en güzeli. Yoksa, Kuşadası-Güzelçamlı siteler ya da Söke -Güzelçamlı dolmuşları yarımadaya geliyor. Fiyatı 8-9 TL.

Kuşadası Plajları / Aquaparklar

Kuşadası’nda merkezde ve merkezin dışında girebileceğiniz mavi bayraklı harika plajlar bulunuyor. Buralarda yazın denize girmek bunaltmıyor. Çünkü Kuşadası hava durumu çok sıcağı gösterse bile, nem oranı düşük oluyor.

Eğer bu taraflara gelirseniz, aşağıda önereceğim plajlar aklınızda bulunsun. Plajlar genellikle ücretsiz, sadece şezlong ve şemsiyeye ücret ödüyorsunuz, o kadar. Haydi, hep birlikte Kuşadası denize girilecek yerleri keşfedelim :

En çok sevdiğim plajların yanına kalp işareti bırakıyorum, belki biraz daha yardımcı olur size.

• Şehiriçi Halk Plajı : Setur Marina’nın hemen yanında, tam olarak şehrin içinde bulunan bir halk plajı. Arka tarafında 2 tane kamp alanı mevcut. Duşu, soyunma kabini var. Tuvalet 1 TL. Şezlong kişi başı 15 TL. Sahilde “engelsiz plajı” da bulunuyor. Büfe var, fiyatları uygun.
• Güvercinada Plajı ♥ : Mavi bayraklı, adanın etrafını çevreleyen çok keyifli bir plaj, merkezden yürüyerek gidiliyor. Denize adanın etrafındaki merdivenlerle iniyorsunuz. Bana çok keyifli geldi. Ayrıca ücretsiz. Tabii şezlong kiralarsanız, kişi başı 15 TL. Plajda belediyenin cafesi mevcut, fiyatlar uygun denilebilir.

Kuşadası plajları içinde en temiz koylardan biri olan milli park Aydınlık Koyu

• Kadınlar Denizi Plajı ♥ : Burası da Kuşadası’nın en meşhur mavi bayraklı plajlarından… Lütfen akşamüzeri gidin ve güneşin denizin içine doğru batışını keyifle izleyin (plaj hakkındaki detayları yukarıda anlattım).
• Sevgi Plajı : Davutlar’dan başlayıp Güzelçamlı’da biten Sevgi Plajı, geçen senelerde mavi bayrak alan bir halk plajı. Sahil tamamen kum. Duş, soyunma kabini gibi imkanlar mevcut. Otoparka araç parketmek 10 TL. Uzun bir yürüyüş ve bisiklet yoluna, arkasında ise çadır kurup piknik yapılacak bir alana sahip. Merkezden 15 km. Kuşadası-Güzelçamlı minibüsleriyle ulaşım sağlayabilirsiniz.
• Milli park koyları ♥ : Yukarıda milli parkı uzun uzun anlatmıştım ama burada tekrar yazmak istiyorum. Çünkü Dilek Yarımadası içinde bulunan milli parktaki 4 koya kesinlikle gitmenizi tavsiye ederim. Özellikle Aydınlık Koyu, önceliğiniz olsun (ayrıntılara, giriş ücreti dahil yukarıdan bakabilirsiniz).

Bu saydığım plajlar haricinde, meşhur Kuşadası aquaparklarında da eğlenebilirsiniz. En bilinenler : Adaland Aquapark, Aqua Fantasy Hotel & Spa…

Kuşadası Adaland giriş ücreti 2019 sezonunda, günlük 110 TL. Aqua Fantasy giriş ücreti 2019 sezonunda, günlük 130 TL. Ama bileti online alırsanız, 115 TL oluyor.

2. Kuşadası Restaurant Tavsiyeleri

Öncelikle şunu söylemeden geçemeyeceğim : Mutlaka midye yiyin. Çünkü her yerde özenli giyinmiş sokak midyecilerini göreceksiniz. Fiyatları çok uygun ve leziz.

Midye dışında, deneyimleyip beğendiğim yerleri de size aktarmak istiyorum. En azından Kuşadası tatilinizde, gidebileceğiniz birkaç restoran önerisi aklınızda bulunsun :

• Gazi Beğendi Cafe : Tüm Kuşadası’nı seyredebileceğiniz bir yer. Belediyeye ait olduğu için fiyatlar uygun. Ayrıca merkezden araçla sadece 8 dk. Kahvaltı, tatlı, meze, alkol, kebap, burger, ne ararsanız var. Çay 1,5 TL, Ayvalık tostu 7 TL, hamburger 10 TL, bira 15-18 TL.
• Kordon Kebap Restaurant : Eğer deniz kenarında yürürken acıkırsanız, mutlaka buraya uğrayın ve kelle paça çorbasını deneyin. Ayrıca pide, kebap ve sulu yemek de tercih edebilirsiniz. Önden getirilen ikram ve sıcacık ekmeği çok güzel, çalışanlar ilgili. Kelle paça çorbası 14 TL.
• Gayret Restaurant : Güzel bir esnaf lokantası arıyorsanız, Balık Pazarı’nda 15 TL’ye fıstık gibi çorba içebilirsiniz (çok aç değilseniz, 2 kişiye 1 tam tabak yeterli oluyor). Restoranın diğer etli ve sebzeli yemekleri de çok güzel, tavsiye ederim. Burası aslında balık restoranı, ama yıllardır 08:00 – 14:00 arası sulu yemek çıkartıyorlar.

Gazi Beğendi tesisleri, yeme-içme alanı olmasının yanında, Kuşadası’nı tepeden keyifle izleyebileceğiniz harika bir nokta…

• The Bear Gastro Pub & Roomers Kitchen Bar : Efe Butik Otel’e ait olan bu iki restaurant, Güvercinada’yı gören güzel bir deniz manzarasına sahip. Elit bir yer. Özellikle gün batımına yakın gidip kokteyl içmenizi öneririm. Genelde geç saatlere kadar açık oluyor. Restoranda hamburger ve sokak lezzetlerini de bulabilirsiniz. Fiyatlar normalin biraz üzerinde.
• Balıkçılar Aile Çay Bahçesi : Kuşadası’nın en eski mekanlarının olduğu Balıkçılar Pazarı’nda bulunuyor. Eskiden Balıkçılar Kahvesi’ymiş. İçeri girdiğinizde o atmosferi hala hissediyorsunuz. Deniz manzaralı olmasına rağmen fiyatlar uygun. Mesela çay 2,5 TL, kahve 5 TL. Bir şey yemek isterseniz, mutlaka gözlemelerinden deneyin. Gözleme fiyatları da 13-27 TL arasında değişiyor.
• Rakı – balık – meze : Balıkçılar Pazarı’nın en eski balıkçılardan Kazım Usta veya Toros Restaurant’ı, ya da romantik bir manzaraya sahip olan Güverte Restaurant’ı rakı-balık-meze için tercih edebilirsiniz. Tabii fiyatlar normalin biraz üzerinde.
• Kirazlı Bahçe : Merkeze araçla sadece 15-20 dakika uzaklıkta, Kirazlı köy yolunda yer alıyor. Bu yol üzerinde birçok köy sofrası var. Kirazlı Bahçe de onlardan biri. Ürünler bahçeden. Kızartması, ev yapımı reçelleri, mantısı, keşkeği harika. Doğal yemek ya da kahvaltı isteyenler, mutlaka uğrasın derim. Kahvaltı kişi başı 30 TL, mantı 18 TL, kızartma 18 TL, keşkek 18 TL.

Yukarıda önerdiğim yerler dışında, deniz kenarındaki Setur Marinas ya da Ege Ports‘daki restoran-cafeleri de keşfedebilirsiniz.

3. Kuşadası Otelleri ve Pansiyonları

Kuşadası otel konusunda kafanız karışabilir. Çünkü çok fazla var. Lüks otellerden tutun, Kuşadası pansiyon ve kamp alanına kadar her bütçeye uygun konaklama imkanı mevcut.

“Ben Kuşadası’nın iyi otellerinde kalmak istiyorum” derseniz; Palm Wings Beach Resort&Spa (Davutlar), Double Tree by Hilton (merkezde), Aqua Fantasy Hotel & Spa (Pamucak), Amara Sealight Elite Hotel (merkeze yakın), Korumar Hotel De Luxe (merkezde) gibi seçenekleri değerlendirebilirsiniz.

“Fiyatları daha uygun olsun” derseniz; Hikmethan Otel (merkezde), Cennet Pansiyon (merkezde) gibi bütçenizi yormayacak yerleri düşünebilirsiniz. Ben Hikmethan Otel’de kalmıştım. Hem fiyatı uygun hem gezilecek yerlere yakın hem de çalışanları inanılmaz kibar ve ilgili. Aklınızda bulunsun.

“Kamp alanını tercih ediyorum” derseniz de merkezdeki Yat Camping Motel güzel. Karavan, çadır kurma imkanlarının yanı sıra bungalov evler de var. Ayrıca Kuşadası kamp alanlarının şehir merkezinde olması harika bir avantaj.

Eğer konaklama ile ilgili daha detaylı bilgiye ve öneriye ihtiyacınız varsa, mutlaka Kuşadası otelleri yazımı okuyun. Çok yardımcı olacaktır.

4. Kuşadası Nerede & Nasıl Gidilir?

Son olarak Kuşadası nerede, Kuşadası hangi ile bağlı sorularına gelelim :

Kuşadası, Ege Bölgesi’ndeki Aydın ilinin en önemli ilçelerinden birisi. Ayrıca Meryem Ana Evi ve Efes Antik Kenti’nin bulunduğu Selçuk gibi önemli ilçeler ile komşu…

Aşağıya eklediğim Kuşadası haritasında gördüğünüz gibi; Marmaris, Datça, Bodrum, Didim, Alaçatı ve Çeşme gibi sıkça tercih edilen tatil lokasyonlarına oldukça yakın. Benim gibi araç kiralayıp Fethiye’den yola çıkarsanız, birçoğuna uğrama şansınız olabilir.

Kuşadası nerede – nereye bağlı – nasıl gidilir

Bu arada Kusadası’nın büyük şehirlere uzaklığından da bahsedeyim hemen :

• İstanbul Kuşadası kaç km : Ücretli geçişli yoldan giderseniz, 580 km (6 saat). Normal yoldan giderseniz, 720 km (9 saat, otobüsle 10 saat)
• İzmir Kuşadası kaç km : 95 km (yaklaşık 1,5 saat)
• Ankara Kuşadası kaç km : Ücretli geçişli yoldan giderseniz, 652 km (8 saat), Anadolu otoyolundan giderseniz, 885 km (8-9 saat)

Kuşadası ulaşım konusunda ise en yakın İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nı tercih edebilir ya da otobüsler ile direk Kuşadası otogara gelebilirsiniz. Ama en rahat ve verimli olan seçenek, araç kiralama yöntemi… Aklınızda bulunsun.

Aydın Kuşadası’nda gezilecek yerleri yukarıda sizinle paylaştım. Dediğim gibi uzun bir plan yaparsanız, hem Kuşadası’nı hem de çevresindeki önemli noktaları gezme şansınız olur. Ben bu yıl araç kiralayarak böyle bir gezi gerçekleştirdim. Çok verimli geçti. Size de tavsiye ederim. Benim Kuşadası gezim, Fethiye’den başlayıp; Marmaris, Datça, Bodrum, Didim ve Kuşadası diye devam etti. Siz de vaktinize göre planı şekillendirebilirsiniz. Şimdiden herkese güzel geziler diliyorum. Hayal edin, düşün peşine…